ABD ile İran arasındaki Irak rekabetinde son durum...
Geçtiğimiz sene 31 Ağustos’ta Afganistan’dan tamamen çekilen ABD, 2021’in sonuna dek Irak’tan da çekileceğini açıklamıştı. ABD’nin ülkeden çekilmemesi üzerine özellikle son günlerde askeri üsleri hedef oluyor. Peki, ABD’nin yakın bir dönemde Irak’tan çekilmesi gündeme gelebilir mi? ABD ile İran arasındaki Irak rekabetinde kim bir adım daha önde?
Joe Biden’ın başkan olmasının ardından dış politikasını yeniden şekillendiren ABD, Orta Doğu ülkelerinden çekilmeye başladı. Biden, göreve geldikten kısa bir süre sonra Afganistan’dan tamamen çekileceklerini açıkladı. 1 Mayıs’ta başlayan Afganistan’dan çekilme süreci, 31 Ağustos 2021’de tamamlandı.
Biden’ın Afganistan’dan çekilme kararında, ABD’nin bölgedeki harcamalarının önemli bir etkisi vardı. Rusya ve Çin ile mücadeleye yoğunlaşmak istediğini sık sık dile getiren Biden, Afganistan’dan çekilerek askeri ve ekonomik olarak büyük bir yükten kurtuldu. Biden, Orta Doğu ülkelerinden çekildikten sonra Orta Asya’ya daha fazla yoğunlaşacağını düşünüyordu.
Ancak Afganistan’dan çekilme süreci, ABD’nin sert eleştiri ve tepkilerin hedefi haline gelmesine neden oldu. ABD’nin Batılı müttefiklerine danışmadan bu adımı atması, çekilme sürecini doğru organize edememesi ve her alanda tek başına hareket etmesi, Taliban’ın kısa süre içerisinde Afganistan’ın tamamını ele geçirmesini beraberinde getirdi. Taliban güçlerinin Ağustos 2021’de başkent Kabil’e girmesi üzerine ABD Başkanı Joe Biden, dünya kamuoyunda sert eleştirilerin hedefi oldu.
Ancak ABD Başkanı, ülkeden çekilme kararının arkasında durdu. 20 yıllık bir savaşı sonlandırdıklarını söyleyen Biden, askeri ve ekonomik olarak bu süreçten kazançlı çıkacaklarını vurguladı.
Afganistan’dan tamamen çekilme sürecinin sonlanmasının ardından Biden, 2021’in sonuna dek Irak’tan da çekileceklerini duyurdu. ABD’nin son yıllarda Irak’taki askeri varlığını azalttığı bilinirken, Biden’ın bu kararının ardından somut bir adım atılıp atılmayacağı merakla bekleniyordu.
ABD’NİN ASKERİ ÜSLERİ HEDEFTE
Biden’ın açıklamaları, ABD’nin askeri varlığını Irak’tan da tamamen çekeceği yönünde bir beklenti oluşturmuştu. Yemen’deki savaşta Körfez ülkelerine verilen askeri desteği kesen ve İran ile müzakere masasına oturan Biden’ın, Irak’tan da askeri olarak tamamen çekilmesine neredeyse kesin gözüyle bakılıyordu.
Ancak bugün gelinen noktada, ABD’nin Irak’taki askeri varlığı devam ediyor. Biden, bölgede İran’ın nüfuzunu artırmasından ve etki alanını genişletmesinden çekiniyor. Ayrıca ABD’nin Irak’ta askeri üsleri de bölgedeki faaliyetleri için oldukça kritik bir konumda bulunuyor.
ABD, Irak’taki askeri üsleri üzerinden Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PKK/PYD’ye desteğini sürdürüyor. PKK/PYD’nin özerk bir yapıya kavuşması için Washington’un Irak’taki üslerinin önemi büyük.
Son günlerde ise ABD’nin Irak’taki askeri üsleri yoğun bir şekilde hedef alınıyor. İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani’nin ABD tarafından suikasta uğramasının ikinci yıl dönümünde, Washington’un askeri üsleri Katyuşa füzeleriyle hedef alındı.
Geçtiğimiz günlerde ABD’nin Bağdat’taki Victory Askeri Üssü iki defa insansız hava araçları (İHA) tarafından hedef alınmıştı. Ayrıca ülkenin batısında bulunan Enbar kentinle uluslararası koalisyon danışmanlarının bulunduğu Ayn el-Esad Üssü de füzeli saldırıların hedefi olmuştu.
ABD ile İRAN ARASINDA IRAK REKABETİ
ABD, 2003 yılındaki işgalin ardından 19 yıldır bulunduğu Irak’ta; siyasi, askeri ve ekonomik olarak hiçbir başarı elde edemedi. İşgal süresi boyunca binlerce askerini kaybeden ABD, ekonomik olarak da trilyonlarca dolarlık zarara uğradı. ABD’nin müdahalesinin ardından Irak’a barış, demokrasi ve siyasi istikrar gelmezken; ülke Şiiler, Sünniler ve Kürtler olmak üzere üçe bölündü. Bu süreç içerisinde ABD’nin işgal için gerekçe gösterdiği kitle imha silahları ise bir türlü bulunamadı.
İran ise ABD’nin işgalinin ardından Irak’taki nüfuzunu daha da güçlendirdi. Saddam’ın devrilmesinin ardından özellikle Necef, Kerbela ve Bağdat gibi Şii nüfusun yoğunlukta olduğu şehirlerde nüfuzunu artıran İran; Haşdi Şabi ve El Fetih gibi askeri ve siyasi gruplarla yakın ilişkiler kurdu. Tahran hükümeti; Suriye, Lübnan ve Filistin gibi ülkelere ulaşabilmek için Irak’taki varlığını her geçen gün artırdı.
İran ile ABD, uzun yıllardır Irak’ta rekabet içerisinde bulunuyor. Ancak Kasım Süleymani’nin 3 Ocak 2020’de Bağdat’ta suikasta uğramasının ardından, iki ülke arasındaki rekabet farklı bir boyuta taşındı. İran destekli gruplar son iki yıldır Irak’taki askeri üsleri sürekli hedef alıyor.
İlerleyen dönemde Irak’taki İran destekli grupların ABD üzerindeki baskısını daha da artırması bekleniyor. Ancak Washington ve Tahran’ın nükleer müzakerelerde uzlaşmaya varması ve anlaşmaya geri dönmesi durumunda farklı senaryolar gündeme gelebilir. Biden’ın, Afganistan’dan sonra Irak’tan da tamamen çekilme konusunda kararlı olduğu biliniyor. Nükleer anlaşmaların olumlu geçtiği dönemde, ABD’nin Irak’tan çekilme sürecinin de yeniden gündeme geleceğini söylemek mümkün.
YEMEN’DE SON DURUM
ABD ile İran’ın uzun yıllardır rekabet halinde olduğu ülkelerden biri de Yemen. Washington, Yemen’deki İran destekli grupları terör örgütü olarak tanımlıyor ve Koalisyon güçlerine siyasi desteğini sürdürüyor. İran ise Yemen’deki Husiler’i, ülkenin gerçek sahibi olarak görürken, ABD ve Körfez destekli hükümeti meşru olarak görmüyor.
Son dönemde İran destekli Husiler ile Körfez destekli Yemen güçleri arasındaki çatışmaların arttığı gözlemleniyor. Yemen’deki çatışmaların, kısa bir süre içerisinde sonlanması beklenmiyor.