2024 yılında seçimlerde rekor kırılacak: Dünya siyaseti yeniden şekillenecek
2024 yılında aralarında ABD, Rusya, Hindistan, Pakistan ve Güney Afrika’nın da bulunduğu 50 ülkede genel seçim gerçekleştirilecek. 2 milyarı aşkın insanın 2024 yılında sandık başına gitmesi bekleniyor. 2024’teki seçimlerle birlikte dünya ekonomisi üzerinde birtakım dalgalanmaların olacağı, birçok bölgede siyasi dengelerin değişeceği ve bazı ülkelerde krizlerin yaşanacağı öngörülüyor.
Hüseyin Can TOPKAYA
huseyincantopkaya@intell4.com
2024 yılında ABD’yi kritik bir seçim bekliyor. 5 Kasım 2024’te sandık başına gidecek 160 milyondan fazla ABD vatandaşı, ülkenin 60. başkanını seçecek. Ocak 2021’de başkanlık koltuğuna oturan Joe Biden’ın, Kasım 2024’teki seçimlerde aday olup olmayacağı belirsizliğini koruyor.
İlerleyen yaşı, sürekli birtakım gaflar yapması ve seçmenlerin desteğini büyük oranda yitirmesi Biden’ın adaylığı konusunda tartışmaları beraberinde getiriyor. Biden, bazı konuşmalarında yaşadığı hafıza kayıpları sonrasında da sosyal medyanın ilk gündem maddesi haline geliyor.
Biden, başkanlığı boyunca izlediği dış politika nedeniyle ABD ve dünya basını tarafından sert eleştirilerin hedefi oldu. ABD askerlerinin Afganistan’dan çekilme süreci ve Taliban’ın Ağustos 2021’de yeniden iktidara gelişi, Biden’ın en başarısız politikalarından biri olarak görülüyor.
Biden, ABD askerlerini planlı ve düzenli bir şekilde Afganistan’dan çekememekle ve ülkeyi yeniden Taliban yönetimine terk etmekle suçlanıyor.
İran ile nükleer anlaşma konusunda bir türlü uzlaşıya varamaması, Yemen’deki koalisyon güçlerine desteği keserek bölgede Husilerin önünü açması, Gazze’de işlediği insanlık suçlarına rağmen İsrail’e koşulsuz desteğini sürdürmesi, Rusya-Ukrayna savaşının çıkmasında büyük bir rol oynaması ve Kiev’in son dönemde ağır kayıplar vermesi, son yıllarda gelişen AB-Çin ilişkilerine karşı hamlede bulunamaması, Rusya’nın Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da gelişen nüfuzunu durduramaması ve Latin Amerika’da göreve gelen sosyalist liderlerle iyi ilişkiler kuramaması Biden’ın diğer başarısızlıkları arasında görülüyor.
Öte yandan eski Başkan Donald Trump ise 2024’te yeniden göreve gelmenin hesaplarını yapıyor. Büyük halk kitleleri tarafından desteklenen Trump’ın, Biden yönetiminin başarısızlıkları nedeniyle şansı her geçen gün artıyor. ABD’de gerçekleştirilen anketlerde de Biden’a desteğin azaldığı ve Trump’ın yeniden bir ivme yakaladığı ortaya çıkıyor.
Trump görevi bıraktığı günden bu yana çeşitli suçlamalarla karşıya kaldı. Hukuki engellerin çıkarılmaması durumunda eski başkan yeniden aday olacak. Trump’ın Biden karşısında şansının daha yüksek olacağını söylemek mümkün.
Trump’ın yeniden seçilmesi durumunda ise başta Orta Doğu ve Doğu Avrupa olmak üzere birçok noktada dengelerin değişmesi bekleniyor. Ukrayna savaşı nedeniyle yaklaşık 2 yıldır Biden’ı suçlayan Trump, kendi yönetiminde bu savaşın biteceğini söylüyor.
Trump’ın yeniden göreve gelmesi durumunda; İran ile nükleer müzakereleri tamamen durdurması, Avrupa Birliği ve NATO ile ilişkileri arka plana atması, Çin ile ekonomik mücadeleye öncelik vermesi ve aşırı sağcı yönetimin bulunduğu ülkelerle yakın ilişkiler geliştirmesi bekleniyor.
HİNDİSTAN’DA MODİ YENİDEN SEÇİLMEK İSTİYOR
2024 yılının Nisan-Mayıs aylarında Hindistan’da seçimlerin olması bekleniyor. 1,4 milyar nüfusu bulunan Hindistan’da, 900 milyondan fazla seçmen sandık başına gidecek. Hindu milliyetçiliğiyle ön plana çıkan ve son yıllarda Müslümanlara yönelik ayrıştırıcı politikalarıyla tepki çeken Başbakan Modi, üçüncü kez seçilmeyi amaçlıyor.
Modi, partisinin 2024 yılındaki seçimlerle ilgili stratejilerin ele alındığı, Yeni Delhi’de ocak ayında gerçekleştirilen iki günlük Ulusal Yürütme Komitesi toplantısında, parti üyelerine “oy kaygısı güdülmeksizin” marjinal gruplar ve azınlık toplumlar dahil tüm sosyal katmanlara ulaşılması yönünde talimat vermişti.
Parti üyelerinin Pasmanda ve Bohra Müslümanlarıyla, Müslüman çalışanlar ve eğitimli çalışanlarla temas kurmasını isteyen Modi, oy oranını artırabilmek için çalışmalarını sürdürüyor. Ancak Modi’nin partisi BJP’nin, 2014 yılında iktidara ilk kez geldiği günden bu yana ülkede aşırı Hindu milliyetçiliğinin oldukça güçlendiği, çok sayıda Müslümanın yaşamını yitirdiği provokasyonlar yaşandığı ve İslam karşıtlığının ülkede zirveye çıktığı biliniyor.
Modi yönetimi, anayasanın 50 yılı aşkın bir süredir Camnu Keşmir’e ayrıcalık tanıyan özel statüsünü kaldırmış ve bölgeyi iki eyalete bölmüştü.
Eylül ayında ise Hindistan’da 26 siyasi parti, 2024 genel seçimlerinde Bharatiya Janata Partisi’ne rakip olmak için birleştiklerini duyurmuştu.
İttifakın ismi, Hindistan’ın İngilizce ismi “INDIA” olan Hindistan Ulusal Kalkınma Kapsamlı İttifak’ı (Indian National Developmental Inclusive Alliance) olarak belirlendi. Ancak Hindistan’da gerçekleştirilen seçim anketlerine göre, 26 partinin kurduğu ittifak, Modi’nin seçim zaferinin önüne geçemeyecek.
MEKSİKA’DA OBRADOR DÖNEMİ SONA ERİYOR
Ekonomist Ergin Yıldızoğlu, Cumhuriyet’te kaleme aldığı makalede, Meksika’da nüfusun yüzde 10’unun servetin yüzde 80’ini elinde tuttuğuna dikkat çekiyor. Yıldızoğlu, en alttaki yüzde 50’lik kısmın payının yüzde (-0.2) ile negatif olduğunu vurgularken, bu grubun varlıklardan daha fazla borcunun olduğunu belirtiyor.
Meksika’daki seçimlerde Obrador’un müttefiki Sheinbaum, en güçlü aday olarak öne çıkıyor. Meksika muhalefeti ise 60 yaşında bir bilgisayar mühendisi ve iş kadını olan Xochitl Galvez’i aday olarak gösterdi.
Galvez ve Sheinbaum arasındaki yarışta kim seçilirse seçilsin, Meksika’nın ilk kadın devlet başkanı olarak kayıtlara geçecek.
Yıldızoğlu, Galvez’in Obrador önceki yönetimlere benzer bir kampanya yürüttüğünü belirtirken; her iki liderin de iş çevreleri tarafından desteklendiğini belirtiyor.
Gazeteci Mustafa Kemal Erdemol, Halk TV’de kaleme aldığı makalede, ülke genelindeki oy pusulalarında 20 binden fazla kamu pozisyonu için de oy kullanılacağına ve bunun ülke için bir rekor olacağına dikkat çekiyor.
GÜNEY AFRİKA’DA ANC İÇİN KRİTİK SEÇİMLER
Güney Afrika’da 26 milyondan fazla seçmenin, 2024’teki seçimlerde oy kullanması bekleniyor. Afrika Ulusal Kongresi (ANC), Nelson Mandela’nın Güney Afrika’nın ilk siyah devlet başkanı olduğu 1994 yılından bu yana iktidarını koruyor.
Gazeteci Mustafa Kemal Erdemol, ANC’nin ülkede en büyük ve çok saygı duyulan bir parti konumunda olduğuna dikkat çektikten sonra 2024’teki seçimlerde durumun kritik olduğunu vurguluyor.
Halk TV’deki yazısında Erdemol, ANC’nin bu seçimleri kazanmasının ve hükümet kuracak kadar oy alıp almayacağının kesin olmadığını belirtiyor. Erdemol, ANC’nin oy kaybetmesinde son yıllarda bazı yöneticilerin karıştığı yolsuzluk olaylarının etkisi olduğuna dikkat çekiyor.
Kamuoyu araştırma kuruluşu Ipsos’a göre ise Güney Afrika’daki seçimlerin ardından bir koalisyon hükümeti kurulabilir.
PAKİSTAN, ENDONEZYA, RUSYA VE AVRUPA PARLAMENTOSU’NU SEÇİMLER BEKLİYOR
2024’te genel seçimlerin gerçekleştirileceği ülkelerden biri de Bangladeş. 175 milyon nüfusu ile dünyanın en kalabalık ülkeleri arasında yer alan ülkede genel seçimlerin 7 Ocak’ta yapılması bekleniyor.
Mevcut Başbakan Şeyh Hasina’nın dördüncü kez aday olması ülkede son haftalarda kitlesel halk gösterilerinin yaşanmasına neden oldu. Yabancı diplomatlardan seçim güvenliği konusunda yorum yapmamaları istenirken, muhalefet liderleri ise teker teker tutuklanmaya başladı.
Ana muhalefetteki BNP'nin Genel Sekreteri Mirza Fahrul İslam Alamgir de tutuklanan isimler arasında yer alıyor. BNP, Alamgir’in tutuklanmasından sonra ülke genelinde 3 günlük “genel grev” çağrısında bulunmuş ve “hükümetin baskılarını protesto etmek” için büyük şehirlerde 3 günlük ulaşım ablukası başlatmıştı. Diğer partilerden de BNP’nin kararlarına destek gelmişti.
Eski Başbakan Halide Ziya’nın liderliğindeki BNP, Başbakan Şeyh Hasine’nin istifasını ve genel seçim gerçekleştirilene kadar geçici ve bağımsız hükümetin yönetimi devralmasını istiyor.
BNP’nin 7 Ocak’taki seçimleri protesto etmesi bekleniyor. Öte yandan Bangladeş Seçim Komisyonu, 7 Ocak’ta seçim bölgelerinde asker konuşlandırılacağını duyurdu.
Pakistan’da ise 2024’te gerçekleştirilecek seçimlerin oldukça tartışmalı geçmesi bekleniyor. Nisan 2022’de Meclis’teki güven oylamasını kaybeden İmran Han başbakanlık koltuğunu kaybetmiş, yerine Şahbaz Şerif gelmişti. Daha sonrasında ise İmran Han, söz konusu durumu bir darbe olarak nitelemiş ve yaşananlardan ABD’yi sorumlu tutmuştu.
İmran Han başbakanlık koltuğundan indikten sonra çeşitli suçlamalarla karşı karşıya kaldı, suikasta uğradı ve daha sonrasında da tutuklandı. Geçtiğimiz günlerde Han’ın Ocak’taki seçimlerde aday olacağını duyurması, Pakistan’da bazı tartışmaların yeniden alevlenmesine yol açtı.
İmran Han’ın ülkenin birçok noktasında milyonlarca destekçisinin olduğu biliniyor. Başbakanlığı döneminde Rusya ve Çin ile yakın ilişkiler kuran Han, ABD ve AB ile ilişkilerde ise sorunlar yaşamıştı.
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgaline rağmen İmran Han’ın Moskova ile askeri, siyasi ve ekonomik ilişkilerini geliştirmesi; Washington ve Brüksel tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Han’ın yeniden başbakanlık koltuğuna oturması durumunda Rusya ve Çin’in bu durumdan memnun kalacağını söylemek mümkün.
Rusya’da Vladimir Putin’in, Azerbaycan’da ise İlham Aliyev’in, 2024'te gerçekleştirilecek genel seçimlerin ardından koltuklarını korumalarına kesin gözüyle bakılıyor.
2024 yılında Tayvan, Endonezya ve İran gibi ülkelerde de seçimler düzenlecek. Türkiye’de ise 31 Mart’ta yerem seçimler gerçekleştirilecek.
2024’ün en kritik seçimlerinden biri de 6-9 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek olan Avrupa Parlamentosu seçimleri.
27 ülkeden 400 milyonu aşkın seçmen sandık başına giderek 720 Avrupa Parlamentosu üyesi seçecek. Söz konusu seçim, çok sayıda sınırı aşması sebebiyle dünyanın en büyük ulusötesi seçimi olacak. AB ülkelerinin bu seçimler için çalışmaları her geçen gün yoğunlaşıyor.