Irak'ta yeni hükümet kuruldu: Mukteda es-Sadr geri gelebilir...

Irak'ta Ekim 2021'deki son genel seçimlerden bu yana siyasi belirsizlik, istikrarsızlık ve kargaşa hakimdi. Ancak, Muhammed Şiya es-Sudani uzun bir sürenin ardından hükümeti kurdu. Peki, Muhammed Şiya es-Sudani hükümetini neler bekliyor? Irak'ta siyasi kriz tamamen bitti mi? 

ABD işgali sonrasında Irak’taki ilk seçim 30 Ocak 2005 tarihinde yapılmış, Irak parlamentosundaki 275 sandalyenin 140’ını Birleşik Irak İttifakı kazanmıştı. Ancak parti, hükümeti kurmak için gerekli olan üçte ikilik (182 vekil) çoğunluğu sağlayamadığından koalisyon hükümeti kurulmuştu. 

Irak Geçici Milli Meclisi, Kürt lider Celal Talabani’yi cumhurbaşkanı seçmiş, başbakanlığa da seçimde en fazla oyu alan Birleşik Irak İttifak Partisi lideri İbrahim el-Caferi’yi atamıştı. 

Aralık 2005’te yapılan seçimlerde ise Şii ittifakı olan Birleşik Irak İttifak’ı, oyların yüzde 48’ini alarak 276 sandalyeden 140’ını kazanmıştı. Ardından da altı ay süren siyasi krizden sonra Nuri el-Maliki başbakanlığında hükümet kurulmuştu. 

2010 yılında hükümet kurma krizleri devam etmiş ve 91 milletvekiline sahipken hükümet kuramayan İyad Allavi’nin yerine Maliki yeniden başbakan olmuştu. Celal Talabani de cumhurbaşkanı olarak görevine devam etmişti. 

Nisan 2014’teki parlamento seçimlerinde, Maliki seçimleri kazanmasına rağmen, başbakanlık görevini Irak Meclis Başkan Yardımcısı Haydar el-Abadi’ye devretmek zorunda kalmıştı. Cumhurbaşkanlığına seçilen Fuad Masum, Abadi’yi hükümeti kurmakla görevlendirdiğini açıklamış; el-Abadi, Şii ağırlıklı Kanun Devleti Koalisyonu’nun desteğini alarak yaklaşık beş ay süren pazarlıklar sonucunda hükümeti kurmuştu. 

12 Mayıs 2018 tarihinde yapılan dördüncü parlamento seçimlerinde ise Şii dini lider Mukteda es-Sadr’ın desteklediği Sairun Koalisyonu seçimden birinci parti olarak çıktı. Ancak, parlamento dışından kurduğu hükümetin 25 Ekim 2018 tarihinde güvenoyu alması ile birlikte Adil Abdulmehdi, hükümeti kurmakla görevlendirildi. 

2018’de başbakan olarak göreve başlayan Abdulmehdi, 2019 sonbaharında başlayan protestolar nedeniyle istifa etti, yerine eski Irak İstihbarat Servisi Başkanı Mustafa el-Kazimi geldi. Daha sonrasında halkın talepleri doğrultusunda El-Kazimi hükümeti erken seçim kararı aldı ve 10 Ekim 2021 tarihinde parlamento seçimleri düzenlendi. 

IRAK SİYASETİNDE ÖNEMLİ ROL OYNAYAN LİDER: ES-SADR  

1973’te Irak’ta doğan Mukteda Es- sadr, Şii dini lider Muhammed Sadık es -Sadr’ın oğlu. 

SETA Vakfının “Irak Siyasetini Anlama Klavuzu” başlıklı raporunda yer alan bilgiye göre, Mukteda es-Sadr, Irak’ın işgali sonrasında ABD karşıtlığı ile geniş kitleler tarafından tanınmaya başlanmış, ülkenin en önemli figürlerinden biri haline gelmişti. İşgal sonrası oluşturulan Sadr Hareketi dini-sosyal bir halk hareketi olmuş; Sadr, dini öğretiler ve geleneksel pratikleri birleştiren bir sosyal düzen kurmayı hedeflemişti. 

Mukteda es-Sadr, 2003 yılında Mehdi Ordusu adı altında askeri bir birim kurmuş ve kendisine bağlı bu güçlerle ABD askerlerine karşı savaşmıştı. 

Dini Lider Ayetullah Ali Sistani’nin ara buluculuğu ile 2004’te sağlanan ateşkesin bozulmasının ardından 2006 ve 2007’de tekrar şiddetlenen mezhep savaşında Sadr’ın kurduğu Mehdi Ordusu, Sünni Araplara yönelik şiddet kullanmakla suçlanmıştı. 

Sadr Partisi, 2005 genel seçimlerine Şii rakipleri olan Irak İslam Yüksek Konseyi ve Dava Partisi’nin Birleşik Irak Koalisyonuna katılmış, 275 sandalyeli mecliste tek başına 32 sandalye kazanmıştı. 

Temmuz 2007’de Maliki’nin koalisyon hükümetinde yer alan Sadr Partisi, koalisyondan çekilmiş ve muhalefet safına geçmişti. 

2009 yerel seçimlerinde Maliki’nin ardından ikinci parti olarak çıkan Sadr, 2010 genel seçimlerinde dahil olduğu Irak Ulusal Birliği’ne 40 sandalye kazandırmıştı. 

12 Mayıs 2018 tarihinde gerçekleşen Irak Parlamento Seçimlerine Mukteda es-Sadr, bazı laik ve komünist gruplarla koalisyon oluşturarak katılım gösterdi. Bunun en önemli nedeni ise Iraklıların genel anlamda İslamcı söylemleri öne süren isimlerden rahatsız olmaya başlamasıydı. 

12 Mayıs’ta yapılan seçim, Sadr liderliğindeki Sairun ittifakının sürpriz zaferiyle sonuçlandı.  Mukteda Es-Sadr, 329 sandalyeli mecliste kazandığı 56 sandalyeyle, Haydar el- Abadi’yi geride bıraktı. 

Ekim 2021 tarihinde düzenlenen parlamento seçimlerinden de Sadr Hareketi, 73 milletvekili ile birinci çıktı. 

SADR-İRAN DOSTLUĞU: NEREDEN NEREYE 

Mukteda es-Sadr, İran’la olan bağlantısını her zaman belirtmiş ve konuşmalarında Irak'ta bir İslam devleti kurma hedefinin olduğunu söylemişti. 

Dönemin ABD Başkanı Bush, 2007 yılında Irak’taki askeri birliklerin sayısını artırma emri verdiğinde, Sadr Irak’tan ayrılarak İran’a yerleşmiş, Ayetullah olabilmek için Kum şehrinde dini eğitim almaya devam etmişti. 

2018 seçimlerinin ardından Sadr’a bağlı Sairun Listesi’nin, İran’ın doğrudan denetimi altında olan ve Haşdi Şabi’nin siyasi ayağı niteliğini taşıyan Fetih Listesi ile koalisyon oluşturduğu bildirilmişti. Koalisyon haberini, Sadr ile Fetih Listesi’nin başkanı olan Hadi el-Amiri, gerçekleştirdikleri ortak bir basın toplantısında kamuoyuna duyurmuştu. 

AA’da yer alan Taylan Çökenoğlu’nun “Sadr-İran yakınlaşması ve kaybedilen genç kitle” başlıklı analiz haberine göre, Mukteda es-Sadr ve Mehdi Ordusunun İran tarafından kontrol edilemezliği ve Sadr’ın İran’ın kontrolüne girmeyip eski Başbakanlardan Nuri el-Maliki ve Ayetullah Sistani’yle siyasi ve askeri çatışma sürecine girmesi, İran’ın Sadr’dan uzaklaşmasına neden oldu.  

2021 seçimlerinde İran destekli Şii siyasi gruplar ve Haşdi Şabi'nin siyasi uzantılarıyla hükümet ortağı olmak istemeyen Sadr, Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Meclisin Sünni çoğunluk grubu Egemenlik Koalisyonu ile üçlü ittifak kurmak istese de bunda başarılı olamadı. 

İran destekli Şii grupların yargıya baskısı sonucu Federal Mahkeme, Mecliste cumhurbaşkanını seçmek için 220 vekil sayısı şartı getirdi. Sadr'ın öncülük ettiği ittifak bu şartı yerine getiremedi. İttifakın Meclisteki diğer parti ve grupların desteğine ihtiyaç duymasına rağmen Sadr, her defasında karşı kutuptaki Şii grupla asla yan yana gelmeyeceğini söyledi. 

İran yanlısı partilerle hükümet kurmaya yanaşmayan ve ardından da siyasetten çekildiğini açıklayan Mukteda es-Sadr, parlamentodaki partisinin milletvekillerinden istifa etmelerini istedi. 329 sandalyeli Irak Meclisi’nde 75 milletvekili olan Sadr Grubu lideri Mukteda Sadr'ın çağrısı üzerine vekiller, istifa dilekçelerini Meclis Başkanı Muhammed Halbusi’ye sundu.  

Sadr'ın destekçileri ise İran destekli Şii grupların Başbakan adayı Muhammed Şiya Sudani'nin hükümeti kurmasını istemedi ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile yabancı misyon temsilciliklerinin bulunduğu Yeşil Bölge’yi işgal girişiminde bulundu.    

SUDANİ HÜKÜMETİ KURDU 

Irak Parlamentosu, 13 Ekim'de Abdullatif Reşid'i Irak Cumhurbaşkanı olarak seçti.

Irak parlamentosundan yapılan açıklamaya göre, Reşid parlamentodaki 269 oydan 162'sini alarak, Cumhurbaşkanı Berhem Salih'i yendi. 

Cumhurbaşkanı Reşid, hükümeti kurmak için görevi Muhammed Şiya es-Sudani'ye verdi. 

Birkaç kez bakanlık yapan 52 yaşındaki Şii siyasetçi Muhammed Şiya es-Sudani'ye, kabinesini oluşturmak ve Şii çoğunluk içindeki bölünmeleri düzeltmeye çalışması için 30 gün süre tanınmıştı. 

Irak'ta Muhammed Şiya es-Sudani başkanlığındaki yeni hükümet, Irak anayasası çerçevesinde resmi olarak geçtiğimiz Cuma günü işe başladı. 

Yeni hükümetin planında üç ay içinde seçim kanununun düzeltilmesi ve bir yıl içinde erken seçim yapılması yer alıyor. 

DIŞ POLİTİKADA SADR ve SUDANİ FARKI 

Sadr, 2017 yılında İran’ın en büyük bölgesel rakibi Suudi Arabistan’a giderek Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’la görüşmüştü. 

2018 seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından ABD’den gelen açıklamada; söz konusu ittifakın kazanmasının ABD-Irak arasındaki ilişkileri etkilemeyeceğine ve Washington’ın doğrudan Irak Ordusu ile eğitim ve lojistik destek bakımından temasta bulunduğuna, Irak Ordusu’nun özellikle (DEAŞ) terör örgütüne karşı mücadelede profesyonelce davrandığına dikkat çekilmişti. ABD ile Sadr grubu arasında bir takım gizli görüşmelerin gerçekleştiği iddia edilmişti. 

Sadr, “Irak’ın güvenlik ve siyaseti ile diğer alanlarına açıkça müdahalesi olan komşu ülkelere gelince, onlara, müdahaleleri engellemek için üst düzey diyalog kanalları açılarak muamelede bulunulacak. Eğer buna olumlu karşılık gelirse memnun oluruz ancak olumlu karşılık gelmezse müdahaleleri önlemek için uluslararası ve diplomatik yollara başvuracağız” ifadelerini kullanmıştı. 

BBC’ye göre, 2021 seçimlerinde Sadr Türkiye ve bazı Arap aktörlerin desteğiyle Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Sünni blokla anlaşma yoluna gitmişti. Sadr’ın bu tercihi İran’a  meydan okuma olarak algılanmış, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’in baş danışmanı Ali Ekber Velayeti, Sadr’ın ittifakını işaret ederek, “Liberallerle komünistlerin Irak’ı yönetmesine izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullanmıştı. 

Muhammed Şiya es-Sudani ise "Dünya ülkeleriyle dengeli ilişkiler oluşturacağız. Komşu ve dost ülkelere mesajımız da; iç işlere karışmama ve ortak çıkarlar doğrultusunda anlaşma, uzlaşı ve koordinasyondur. Yabancı şirketlerin yatırım ve yabancı misyon temsilciliklerinin çalışması için güvenli ortam oluşturmak için çalışacağız" diye konuştu. 

IRAK’TA SİYASİ KRİZ BİTTİ Mİ? 

Bağdat’taki Yeşil Bölge işgal edilirken çıkan çatışmalarda 23 kişi ölmüş 700 kişi de yaralanmıştı. Mukteda es-Sadr, Başbakan Mustafa el Kazımi’nin talebi üzerine 30 Ağustos’ta taraftarlarına, “Bu devrim değil çünkü barışçıl karakterini kaybetti. Bir saat içinde Yeşil Bölge’den çekilmezseniz ben hareketten ayrılacağım” ifadelerini kullanmıştı. Bu çağrı Yeşil bölgenin boşaltılmasına yetmişti.

Muhammed Şiya es-Sudani'nin karşı karşıya olduğu en büyük zorluk ise bu Sadr hareketi. Sudani Sadr taraftarlarını da memnun etmek durumunda. Sadr destekçilerinin, es-Sudani ile temasa geçmemesi Sudani tarafından endişe verici bir durum olarak yorumlandı.

Diğer yandan, yolsuzluk sorunu, petrol yasası, IŞİD'in dönüşü, sağlık kriziyle mücadelenin yanı sıra Irak halkına elektrik ve hizmet sağlanması sorunu daha da önemlisi yabancıların özellikle de Amerikan askerlerinin kovulması sorunu, es-Sudani hükümetinin ele alması gereken en önemli konular arasında yer alıyor. 

Şarkul Avsat’a göre, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es- Sudani, Eski Başbakan Mustafa el-Kazımi hükümetinden çok sayıda yetkilinin özel rütbelere, yüksek güvenlik ve hükümet görevlerine atanmasına ilişkin aldığı kararları askıya alma ve iptal etme kararı aldı. 

Irak’ta siyasi kriz şimdilik bitmiş değil. Sudani, parlamento seçimleri yasasını üç ay içinde düzeltmeyi ardından da bir yıl içinde seçimleri yapmayı planlıyor. Bu durumun es- Sudani hükümetinin ömrünü etkileyebileceği düşünülüyor.

Sadr, daha önce de siyaseti bırakmış ama geri dönmeye ikna edilmişti. Ancak, Sadr’ın vekilleri istifa etmeye çağırması ciddi bir durum olarak görülüyor.

BBC’ye göre, önemli dini liderler barındıran Sadr ailesinin Şii dünyadaki yeri Sadr’ın temel gücü. Bu nedenle bu saatten sonra bunu kolayca kendi haline bırakamaz. Sokaktaki yangının Sadr’ı müdahale etmeye mecbur bırakması ise Şii liderin siyasetten emekliliğini imkansız kılıyor.