Irak’ta seçimleri kazanan Mukteda es-Sadr muhalefet saflarında...

Irak’taki siyasi belirsizlik her geçen gün büyüyor. Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, tüm milletvekillerini meclisten istifa ettirdi. Peki, Irak’ta neler oluyor? Mukteda es-Sadr’ın aldığı kararlar ne anlama geliyor?

Irak’ta Ekim 2021’de gerçekleştirilen seçimlerde, Mukteda es Sadr’ın grubu zafer kazanmıştı. 329 sandalyeli Mecliste Sadr hareketi, 75 sandalye kazanarak birinci parti olmuştu. Seçim zaferinin ardından önemli açıklamalarda bulunan Sadr, ‘Irak’ın iç işlerine müdahale eden’ komşu ülkelere karşı tüm sınırları ve havaalanlarını korumak için çalışacaklarını belirtmişti.

Sadr, “Irak’ın güvenlik ve siyaseti ile diğer alanlarına açıkça müdahalesi olan komşu ülkelere gelince, onlara, müdahaleleri engellemek için üst düzey diyalog kanalları açılarak muamelede bulunulacak. Eğer buna olumlu karşılık gelirse memnun oluruz ancak olumlu karşılık gelmezse müdahaleleri önlemek için uluslararası ve diplomatik yollara başvuracağız” ifadeleriyle İran karşısında sert mesajlar vermişti.

Bölge ülkeleriyle çeşitli seviyelerde politika izleyeceklerine dikkat çeken Mukteda es-Sadr, ‘Irak’ın iç işlerine müdahale etmeyen’ ülkelerle ilişkileri geliştirme ve diplomatik rolü güçlendirme yoluna gideceklerini söylemişti.

Ancak seçimlerin gerçekleştirildiği tarihten bu yana Irak’ta hükümet kurulamadı. İran tarafından desteklenen Şii çatı kuruluş ile Sadr, hükümeti kurması konusunda birtakım sorunlar yaşadı. Mukteda es-Sadr, İran tarafından desteklenen partilerle ittifak olmayacağına dair açıklamalarda bulundu. Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Meclisteki Sünni çatı kuruluş Egemenlik Koalisyonu ile hükümeti oluşturmak için “Vatanı Kurtarma” isimli üçlü ittifak kuran Sadr, İran destekli gruplara sert tavrını sürdürdü.

Geçtiğimiz günlerde televizyon konuşmasında ülkedeki son gelişmelere değinen Sadr, İran’a yakın Şii siyasi çatı kuruluş olan Koordinasyon Çerçevesi ile asla ortak hükümet kurmayacağını dile getirdi.

Şii lider, “Sadr Grubu (75) olarak Mecliste muhalefette yer alacağız. Vekiller, Meclisten istifa ettiklerine dair dilekçelerini yazıp hazırlasın. Onlara her an istifanızı sunun diyebilirim” ifadelerini kullandı. Sadr ayrıca, ülkedeki reformların ancak ulusal çoğunluk hükümeti eliyle yapılabileceğini vurguladı. Bu açıklamaların hemen ardından Sadr’dan beklenen adım geldi.

MUKTEDA SADR MİLLETVEKİLLERİNDEN İSTİFALARINI İSTEDİ

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, Irak’ta siyasi belirsizliğin sürdüğü bir dönemde, kendisine bağlı milletvekillerinden istifa etmelerini istedi. Konu hakkında yazılı açıklamada bulunan Şii lider, 329 sandalyeli mecliste sayısı 75 olan Sadr grubu vekillerine, istifalarını Meclis Başkanı’na sunmaları yönünde çağrıda bulundu. Sadr’ın söz konusu çağrısının ardından milletvekilleri istifalarını Meclis Başkanı’na sundu.

Milletvekillerinin istifasının ardından Mukteda es-Sadr’ın Başbakan adayı Muhammed Cafer es Sadr da adaylıktan çekildiğini açıkladı. Konu hakkında sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Muhammed Cafer Sadr, “Mukteda Sadr’ın ulusal ve reformist projesi için aday gösterilmeyi kabul etmiştim ancak geri çekilme zamanı geldi” dedi.

Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Sayın Mukteda es-Sadr’ın kararına saygı duyuyoruz ve bundan sonraki gelişmeleri takip edeceğiz” ifadelerini kullandı.

MUKTEDA SADR’IN İRAN KARŞITLIĞI

Geçmiş dönemde Tahran hükümeti ile çeşitli temasları bulunan Mukteda Sadr, seçimleri kazandığı Ekim 2021’den bu yana İran karşıtlığı ile ön plana çıkıyor. İran’ın son dönemde Irak’ta nüfuzunu artırması ve özellikle Bağdat, Kerbela, Necef gibi bazı bölgelerde yoğun faaliyetlerde bulunması halk tarafından tepki görüyordu. İran’ın bölgede varlığını artırmasını istemeyenler arasında Iraklı Şiilerin de bulunması dikkat çekiyordu.

Irak’ta İran karşıtı gösterilerin arttığı bir dönemde seçimi kazanan Mukteda es-Sadr; milliyetçi ve bağımsızlıkçı politikalar izlemesiyle ön plana çıktı. Irak’taki tüm İran destekli gruplara karşı sert bir tavır gösteren Sadr, Tahran’a yakınlığıyla bilinen partilerle de uzlaşma yoluna gitmedi. Sadr’ın söz konusu politikaları izlemesinde, kendisine oy verenlerin İran’dan duyduğu rahatsızlık da etkili oldu.

Irak’ta İran yanlısı gruplardan biri de Haşdi Şabi. Sadr, geçtiğimiz günlerde Haşdi Şabi’nin kuruluş yıl dönümünde çarpıcı açıklamalarda bulundu. Şii lider, Haşdi Şabi içerisindeki “kötü milisler ve komutanların” temizlenmesi gerektiğini söyledi.  Sadr, “Haşdi Şabi adı altında bazı üyelerinin kendi adına yaptığı cihat ve kötü uygulamaları kınıyorum ve bu uygulamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı. Şii lider ayrıca, Musul’un IŞİD tarafından işgal edildiği dönemde iktidarda bulunan Irak hükümetine de sert sözlerle yüklendi.

Sadr, Mart ayında İran ile IKBY arasında yaşanan füze krizinde de Tahran hükümetine tepki gösterdi. Mart ayında gerçekleştirilen saldırılarda; Erbil Havalimanı civarı, Erbil Konsolosluğu yakınları, Molla Ömer Köyü ve çevresi 10’dan fazla füze ile hedef alınmıştı. Daha sonrasında söz konusu saldırılar, İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından üstlenilmişti.

Sadr, “Erbil, yenilgi ve ihanetin ateşi altında. Kürtler Iraklı değilmiş gibi, bir de açlık acısı altında. Kürtler, Irak’ın akciğeri ve ayrılmaz bir parçasıdır. Erbil, ancak istiklal, egemenlik ve itidale baş eğer. Ey Erbil ve Kürtler; ulusal çoğunluk hükümeti gerçekleşene kadar size benden selam” ifadeleriyle yaşanan krizde IKBY’nin yanında durmuştu.

En son Meclisteki milletvekillerini istifa ettiren Sadr’ın, önümüzdeki dönemde İran destekli gruplarla daha sert mücadele etmesi bekleniyor. Tahran hükümeti ise Sadr Hareketi dışındaki diğer Şii gruplarla temaslarını sürdürerek, Irak’taki nüfuzunu koruma peşinde.