Japonya dış politikada hangi adımları atıyor?
Japonya’nın etrafındaki sularda artan askeri faaliyetlerle Pyongyang’ın balistik füze denemeleri her geçen gün artıyor. Tokyo ile Seul arasında egemenlik tartışmalarına konu olan Dokdo/ Takeşima adaları da iki ülke arasında yeni bir krize neden oluyor. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Japon-Rus ilişkileri ise zor durumda. Ancak Çin, Japonya’yı ilişkilerini geliştirmek için harekete geçmeye çağırıyor. Peki, Japonya dış politikada nasıl bir strateji izliyor?
Japonya, Pasifik Okyanusu'nun batısında yer alıyor. Deniz yoluyla; Çin, Güney Kore, Filipinler, Kuzey Kore, Tayvan ve Rusya ile komşu olan Japonya, son günlerde en ciddi ve karmaşık güvenlik ortamıyla karşı karşıya kalmış durumda.
Tokyo, Kuzey Kore’nin gerçekleştirdiği balistik füze denemelerine ABD ve Güney Kore ile ortak hava tatbikatları düzenleyerek cevap vermeye çalışıyor. Japonya, Pyongyang’ın füze denemelerinin bölgedeki güvenlik ortamını “giderek daha şiddetli” hale getirdiğini belirtiyor.
Almanya'daki 59. Münih Güvenlik Konferansı (MSC) marjında düzenlenen "Hint-Pasifik'te Güç Dengesini Korumak" başlıklı oturumda konuşan Japonya Dışişleri Bakanı Hayaşi Yoşimasa, ülkesinin karmaşık güvenlik ortamıyla karşı karşıya kaldığını söylüyor.
Hayaşi, “Bugünün Ukraynası, yarının Doğu Asyası olabilir" değerlendirmesini yapıyor.
Pyonyang yönetimi, ABD'nin bölgede "genişletilmiş caydırıcılık kampanyasına" bağlı kalmaya devam etmesi halinde "daha şiddetli" askeri eylemlerde bulunacağı tehdidinde bulunuyor.
Kuzey Kore, silah geliştirmesinin ABD ve müttefiklerinin "düşmanca politikalarına" karşı koymak için gerekli olduğunu savunuyor.
ABD ile Doğu Asya’daki müttefikleri Japonya ve Güney Kore, Pyongyang’ın tehditkar füze denemelerine karşı ortak çözüm yolu arıyor.
Kuzey Kore meselesinde Seul ile birlikte hareket eden Japonya, Dokdo/ Takeşima adaları konusunda ise Güney Kore ile anlaşamıyor.
TOKYO ile SEUL ARASINDA “ADA” SORUNU YAŞANIYOR
Japonya-Güney Kore ilişkileri Dokdo/Takeşima adaları meselesi nedeniyle gergin. Dün Tokyo’nun, "kendi toprak parçası" olduğunu savunduğu adalarla ilgili düzenlediği tören Seul yönetiminin tepkisiyle karşılaştı. Güney Kore, Japonya'nın Seul Büyükelçi Yardımcısını Dışişleri Bakanlığına çağırdı.
AA’nın aktardığına göre, Batıdaki kıyı eyaleti Şimane'nin başkenti Matsue'de her yıl 22 Şubat'ta düzenlenen törene, bu yıl hükümeti temsilen Kabine Ofisi Üyesi ve Parlamenter Bakan Yardımcısı Nakano Hideyuki katıldı.
Törende "Güney Kore'nin zor kullanarak başlattığı Takeşima'nın işgali temelsiz ve yasa dışıdır" ifadelerini kullanan Nakano, sorunun çözümü için "kararlı ve barışçıl diplomatik çabaları sürdüreceklerini" söyledi.
Kabine Baş Sekreteri Matsuno Hirokazu ise başkentte düzenlediği basın toplantısında, "Tarihsel gerçeklere ya da uluslararası hukuka bakın, Takeşima açıkça Japonya'nın iç bölgesidir" dedi.
Güney Kore Dışişleri Bakanlığı, Japonya'nın Seul Büyükelçi Yardımcısı Kumagai Naoki'yi bakanlığa çağırarak, söz konusu törene yönelik protestolarını iletti.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Japonya'nın haksız toprak iddialarını tekrarlamasını sert şekilde protesto ediyoruz" denildi.
Tören, Japon Denizi (Doğru Denizi) kıyısındaki Şimane Valiliği'nin "22 Şubat Takeşima Günü" ilanı sonrası eyalette 2006'dan beri her yıl düzenleniyor.
Güney Kore'nin "Dokdo", Japonların ise "Takeşima" olarak adlandırdığı toplam alanı 0,2 kilometrekare olan adacıklar iki ülke arasında gerilime neden oluyor.
RUS-JAPON İLİŞKİLERİ ZOR DURUMDA
Rusya’nın doğu komşusu Japonya, Batı’nın Ukrayna meselesinden dolayı Rusya’ya uyguladığı yaptırımları destekliyor; buna karşılık Moskova da Kuril Adaları’ndaki konumunu sağlamlaştırıyor. Adalar, iki ülke için stratejik ve sembolik önem taşıyor.
Sovyetler Birliği, Japonya'nın Pasifik Okyanusu ile Ohotsk Denizi'ni birbirinden ayıran yaklaşık bin 300 kilometre boyunca uzanan Kuril adalarını 1945'te ilhak etmişti.
İlhaktan sonra Ruslar tarafından "Kuril adaları", Japonya tarafından da “Kuzey Bölgeleri” olarak adlandırılan toprak parçası konusundaki uyuşmazlık nedeniyle Rusya ile Japonya arasında barış antlaşması imzalanması için yapılan görüşmelerde taraflar sonuca varamıyor.
Japonya Başbakanı Fumio Kishida, 7 Şubat’ta, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Japon-Rus ilişkilerinin "zor" bir durumda olduğunu söylemişti.
Fumio Kishida, Japonya'da Güney Kuril Adaları'nın iadesi için düzenlenen miting sırasında yaptığı açıklamada, Japonya'nın ikili ilişkilerdeki "zor" duruma rağmen Rusya ile bir barış anlaşması imzalamak istediğini açıkladı.
Kishida, "Savaşın sona ermesinden 77 yıl sonra kuzey bölgeleri meselesinin hala çözülememiş olması ve Japonya ile Rusya arasında bir barış anlaşmasının imzalanmamış olması son derece üzücüdür. Şu anda Japon-Rus ilişkileri Rusya'nın Ukrayna'daki saldırganlığı nedeniyle zor bir durumdadır. Ancak Japon hükümeti toprak sorununu çözmeye ve bir barış anlaşması imzalamaya kararlıdır" değerlendirmesini yaptı.
Ancak Japonya, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı nedeniyle uygulamaya koyduğu yaptırımları sürekli genişletiyor.
PEKİN, JAPONYA İLE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMEK İSTİYOR
Çin yönetimi ise Japonya ile ilişkilerini geliştirmek istediğini açıklıyor. Geçtiğimiz günlerde Çin’in Dışişleri Bakanı Wang Yi, Pekin ve Tokyo’yu sularla birbirine bağlanan yakın komşular olarak nitelendirdi.
Wang Yi söz konusu açıklamayı, Almanya'daki 59. Münih Güvenlik Konferansı sırasında Japonya Dışişleri Bakanı Hayaşi Yoşimasa ile görüşmesi esnasında yaptı.
Japon tarafının, iki ülkenin ortak olduğunu, birbirlerine tehdit oluşturmadıklarını ve Japonya'nın Çin ile yapıcı ilişkiler geliştirme konusunda kararlı olduğunu belirttiğine değinen Wang, Japonya'nın aksiyonlarının da bu açıklamalarla uyumlu olmasını umduğunu ifade etti.
Wang, nükleer kirlilik içeren suyun denize boşaltılması konusunda ise bunun deniz ortamını ve tüm ülkelerin insanlarının sağlığını ilgilendiren bir konu olduğunu ve bu nedenle Japon tarafının konuyu dikkatli bir şekilde ele alması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Hayaşi ise Japonya ve Çin arasındaki iş birliğinin, iki ülkenin gelişmesi ve refahı için büyük önem taşıdığını söyledi.
Hayaşi, Japonya'nın Çin ile her düzeyde iletişim ve diyaloğu güçlendirmeye, ekonomi, ticaret ve gençler arası değişim gibi konularda iş birliğini geliştirmeye ve iki ülke liderlerinin vardığı önemli fikir birliğini uygulamaya istekli olduğunu belirtti.
Çin, Pasifik’teki ada ülkeleri üzerinde gücünü artırmaya çalışıyor. Bu nedenle Japonya ile ilişkilerini güçlendiriyor.
ABD de Quad ittifakı içerisinde yer alan Japonya’yı, Çin’e karşı olası bir savaşta kilit bir rol oynayacak şekilde destekliyor.
Tüm bunlar Japonya’nın dış politikada bir ikilem içerisinde olduğunu ve bir denge siyaseti izlediğini gösteriyor.