Kosova ile Sırbistan arasında tansiyon yükseliyor: Sınırda çatışmalar çıktı
Kosova ile Sırbistan arasında plaka krizi ile başlayan ve yerel seçimler ile yükselen tansiyon hala düşmedi. Sırp göstericiler belediye binası önünde Kosova polisi ile çatışmaya girdi. Bölgede barış gücü olarak bulunan çok sayıda NATO askeri çatışmada yaralandı. Peki, Kosova ile Sırbistan arasında neler oluyor?
Arnavut belediye başkanının göreve gelmesini protesto eden Sırplar, Kosova'nın kuzeyindeki Zveçan Belediyesi önünde gösteriler düzenlemeye devam ediyor. NATO KFOR (Kosova Barış Gücü) askerleri ile Sırp göstericiler arasında dün akşam saatlerinde arbede yaşandı.
Kosova polisi ve NATO askerleri, kendilerine sert cisimlerle karşılık veren Sırplara gazlı müdahalede bulundu. Çatışmada 52 Sırp, 3'ü yoğun bakımda olmak üzere 41 KFOR askeri yaralandı.
NATO Sözcüsü Oana Lungescu, yaptığı açıklamada, yaşanan olayların derhal son bulması gerektiğini ve saldırıların kabul edilemeyeceğini söyledi. Bölgedeki şiddeti kınayan Lungescu, "NATO, Kosova'nın kuzeyinde KFOR askerlerine nedensiz yapılan saldırıları kınamaktadır" ifadelerini kullandı.
İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Kosova’da yaşananlarla ilgili sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
Tajani, “Kosova’da Sırp göstericiler ile Kosova polisi arasındaki çatışmalarda yaralanan KFOR misyonu askerlerine dayanışmamı belirtmek istiyorum. Aralarında 3’ü ağır ancak hayati tehlikesi olmayan 11 İtalyan askeri de var. İtalyan askerleri, kendilerini barışa adamaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
NATO ve AB, BÖLGEDEKİ GERİLİME DİKKAT ÇEKMİŞTİ
Geçtiğimiz günlerde NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Kosova-Sırbistan gerilimi hakkında görüşmüştü.
Stoltenberg, görüşme sonrası sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Priştine ve Belgrad, barış ve normalleşmeye giden tek yol olan AB önderliğindeki diyaloğa şimdi girmeli. Priştine gerilimi azaltmalı ve tek taraflı, istikrarı bozucu adımlar atmamalı" şeklinde konuşmuştu.
Stoltenberg ayrıca, NATO'nun Kosova Barış Gücü'nün (KFOR) güvenli ve emniyetli bir ortam sağlamaya devam edeceğinin altını çizmişti.
VUCİC ORDUYA "HAZIR OL" TALİMATI VERMİŞTİ
23 Nisan’da yapılan olağanüstü yerel seçimleri Arnavut siyasi partilerinin adayları kazanmıştı. Kosovalı Sırpların seçimleri boykot etmesi ve Kosova polisinin belediye binası önünde yaşanan olaylarda Sırp vatandaşlara müdahale etmesi, gerginliğin daha da tırmanmasına sebep olmuştu.
Geçtiğimiz günlerde Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’in parti liderliğinden çekilmesi üzerine Sırp İlerleme Partisi (SNS) Genel Başkanlık koltuğuna Savunma Bakanı Milos Vucevic getirildi.
Vucevic, ordunun Kosova sınırı boyunca konuşlanmasının ardından şu ifadeleri kullandı:
"Savaş oyunları oynamak istemiyoruz fakat Sırbistan’ın kırmızı çizgisinin ne olduğu biliniyor. Güncel durum çerçevesinde birliklerin düzen alma süreci devam ediyor ve bir sonraki emre kadar burada kalacaklar."
AB’nin ara buluculuk rolü üstlendiği 2011’de başlatılan Belgrad-Priştine Diyaloğu, hala ilişkileri normalleştirme ve iki ülkenin birbirini tanıma amacını gerçekleştiremedi.
PLAKA KRİZİNİN ETKİLERİ SÜRÜYOR
Kosova yönetimi, bölgelerindeki Sırp kökenlilerin Sırbistan tarafından verilen araç plakalarını teslim etmelerini, Kosova plakası kullanmaları gerektiğini belirtmişti. Priştine yönetimi, plakaları teslim etmeyen Sırplara ise 150 avro para cezası keseceğini açıklamıştı. Ancak Belgrad hükümetinin Kosova’nın bağımsızlığını tanımaması üzerine iki ülke arasında gerginlik tırmanmıştı.
Bunun üzerine Kosova’nın kuzeyindeki Sırp protestocular Jarinje ve Bernjak sınır kapılarına uzanan yolları kamyonlarla kapatmış ve barikatlar kurmuştu.
Bunun üzerine Avrupa Birliği ve NATO, Priştine ile Belgrad arasında müzakere düzenlemiş ancak sonuca varılamamıştı. NATO KFOR, barış gücü olarak bölgedeki varlığını sürdürüyor.
BELGRAD ve PRİŞTİNE ARASINDA TANSİYON DÜŞMÜYOR
İki ülke arasındaki gerilim Milliyetçi Sırpların Kosova üzerinde hak iddia etmesine dayanıyor. Sırplar, Kosova’yı kendi anavatanları olarak görüyor.
Tarihi kaynaklara göre; Ortaçağ Sırp Krallığı 1389’da Osmanlı Sultanı 1.Murat tarafından Kosova Savaşı ile ortadan kalktı ve Sırplar anavatanını kaybetti.
1998’de Sırp güçleri ve Kosova Kurtuluş Ordusu arasında başlayan çatışma, 1999’da NATO’nun müdahalesi ile sona ermişti.
2008 yılında Kosova tek taraflı bağımsızlığını ilan etti. Bunun üzerine Sırplar, yeniden anavatanlarını kaybettiğini dile getirmeye başladı.
Bağımsızlığının 15. yılında Kosova, 117 ülke tarafından tanınıyor. Kosova’yı ilk tanıyan ülkeler arasında Türkiye de yer almıştı. Rusya ise Kosova'yı hala Sırbistan’a bağlı özerk bir devlet olarak kabul ediyor.
Kosova'nın toplam nüfusun yüzde 93’ünden fazlasını Arnavutların oluşturduğu, Sırpların ve Türklerin ise azınlıkta olduğu biliniyor. NATO güçlerinin bölgeden çekilmesinin ancak ve ancak Sırbistan’ın Kosova’yı ülke olarak tanıması ve kendisine bağlı özerk bir bölge olarak nitelendirmemesi ile mümkün olacağı öngörülüyor.
Belgrad yönetimi ise Kosova Başbakanı Albin Kurti’nin tek amacının, çatışma ve bölgede kan dökülmesi olduğunu savunuyor. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, ‘‘Kurti’nin amacına ulaştığını ve Sırpların NATO ile karşı karşıya geldiğini’’ ifade ediyor.
‘‘NATO’nun bölgedeki varlığı, barışı mı yoksa büyük bir etnik savaşın bilançosunu mu meydana getirecek?’’ sorusunun cevabı ise tüm dünya tarafından merakla bekleniyor…