Azerbaycan ile Ermenistan anlaşıyor, Kafkasya'da yeni bir sayfa açılıyor
Kafkasya’da yeni bir dönem başlıyor. İlişkileri uzun zamandır bozuk olan Azerbaycan ve Ermenistan, ABD’nin ev sahipliğinde barış anlaşması imzalamaya doğru adım adım ilerliyor. Olumlu gelişmelerin yaşandığı Washington’daki görüşmenin daha ileri adımlara temel olabileceği belirtilirken, iki ülkenin bazı şartlarda mutabık kaldığı aktarıldı.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile Ermeni mevkidaşı Ararat Mirzoyan, ABD’li Antony Blinken’in ev sahipliğinde görüşmek için bir araya geldi.
Washington’da gerçekleşen görüşmelerle ilgili Blinken, “İki taraf son birkaç gündür oldukça zor bazı konuları konuştular ve kalıcı bir barış için elle tutulur bir ilerleme kaydettiler” ifadelerini kullandı.
Blinken; sona yaklaşıldıkça görüşmelerin daha da zorlaşacağını, ancak bir anlaşmaya ulaşılmasının mümkün olduğunu ve ABD’nin sürecin sonuna dek Azerbaycan ve Ermenistan’a destek olacağını aktardı.
1-4 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilen görüşmelerden sonra Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bakanlar ve beraberlerindeki heyet üyeleri, 'Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin İkili Anlaşma' taslağının bazı maddeleri üzerinde mutabakata varırken, aynı zamanda bazı kilit konulardaki pozisyonların farklı kaldığını da kabul ettiler” ifadelerine yer verildi.
Bu görüşmeler, iki ülkenin üst düzey görevlileri arasında Aralık 2022’den beri gerçekleştirilen ilk yüz yüze toplantılar olarak kayıtlara geçti.
SON DÖNEMDE NELER YAŞANDI?
Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki durum, iki ülkenin Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki anlaşmazlığı nedeniyle 2020 savaşının sona ermesinden bu yana gergin ve değişken bir hâlde.
Rus barış güçlerinin varlığına, AB, Türkiye ve ABD gibi aktörlerin ara buluculuk çabalarına rağmen, iki ülke kalıcı ve kapsamlı bir barış anlaşmasına varamadı.
Geçtiğimiz mart ayında, iki ülkenin sınır hattında taciz atışları görüldü. Bakü, Erivan’ı bölgede suni bir gerilim oluşturmaya çalışmakla suçladı.
Mart ayının sonuna doğru, Dağlık Karabağ bölgesinde kalan silahlı Ermeni grupların provokasyonları üzerine Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri bölgeye operasyon düzenledi. Bakü, Erivan’ın “barış istemediğini” dile getirdi.
11 Nisan 2023'te Ermenistan ve Azerbaycan, tartışmalı Dağlık Karabağ bölgesi yakınlarında yedi askerin öldürüldüğü çatışmalarda birbirlerini suçladı.
Bu olayda hayatını kaybeden üç Azerbaycan askerinin yanı sıra iki askerin de Ermeniler tarafından kaçırıldığı ve işkenceye maruz bırakıldığı açıklandı.
İki ülke arasındaki en güncel sorun, Bakü'nün Laçın Koridoru’nda kurduğu gözetim noktasıydı.
Bu koridorun Aralık 2022’de Azerbaycanlı çevreciler tarafından yasadışı maden arama ve çıkarma çalışmalarını durdurma amacıyla bloklanması, Ermenistan ile Dağlık Karabağ arasındaki tek kara yolunun kapanmasına neden olmuştu.
Çevrecilerin protestosundan sonra koridorda kurulan bir Azerbaycan kontrol noktası, Erivan yönetiminin tepkilerini çekti.
23 Nisan 2023’te işleve giren kontrol noktası, Bakü tarafından Ermenilerin bölgeye yasa dışı şekilde silah, mayın, insan gibi şeyleri sokmasını önlemek için kuruldu.
Ermenistan, 2020 anlaşmasına göre Rusya’nın kontrol etmesi gereken ve Bakü tarafından iki yönlü trafik güvenliği garanti altına alınan Laçın Koridoru’nda Azerbaycan kontrol noktasının olmasına sivillerin geçişini engelleyebileceği gerekçesiyle tepki göstermişti.
Bakü’den yapılan açıklamada, kontrol noktasının sivillerin geçişini engellemeyeceğine değinildi.
Gerginliği yükselten bu olaylarla beraber, iki ülke arasında tekrardan silahlı bir çatışma yaşanabileceği düşünüldü. Rusya ve ABD, olası bir çatışmaya ilişkin endişelerini belirtirken, tarafları itidalli olmaya çağırdı.
Bölgedeki tansiyon on yıllardır süren sınır anlaşmazlığından kaynaklanıyor. Azerbaycan, uluslararası hukuka göre kendi toprağı olan fakat Ermenistan işgali altında bulunan Dağlık Karabağ’ın bir bölümünü 2020’de geri almıştı.
Bölgedeki etnik ve yasal iddialardaki uyuşmazlık, iki ülkenin ABD’nin ara buluculuğunda geçtiğimiz hafta düzenlenen ve devam edecek anlaşma görüşmelerine yansıyacaktır.
Bu temeldeki belirli çekinceler haricinde, iki ülke arasındaki gerginlikleri yatıştıracak bir anlaşma ortaya çıkabilir.
İki ülke arasındaki sorunda etkin bir konumda olan Türkiye, Rusya, AB gibi aktörler de muhtemel olarak yeni anlaşmanın gerçekleşmesinde rol oynayacaklardır.
Ancak bu çekinceler ve iki ülke arasında uzun zamandır biriken kin ve düşmanlık hissi, yeni doğacak anlaşmanın kısa ömürlü olmasına sebep olabilir.
Washington ise önce Trump, ardından Biden döneminde gelişen dış politikasından ötürü Orta Doğu'da kaybettiği etkiyi dengeleyecek bir tesiri Kafkasya'nın güneyinde arıyor olabilir.