Belçika Başbakanı Alexander De Croo'dan İsrail'e saldırıları durdurma çağrısı geldi

Belçika’da hükümet, İsrail’in Filistin’e karşı orantısız güç kullandığını ve bu durumun derhal sonlandırılması gerektiğini açıkladı. Belçika Başbakanı Alexander De Croo, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların artık orantılı olmaktan çıktığını ve saldırılara son vermesi gerektiğini söyledi.

Belçika Başbakanı Alexander De Croo, başkent Brüksel'de Ürdün Kralı 2. Abdullah ile bir görüşme gerçekleştirdi. De Croo, ülkesinin dünya genelindeki bütün büyükelçilerini bir araya getiren yıllık konferansta bir konuşma yaptı.

Başbakan De Croo, İsrail’in Gazze’de bulunan mülteci kampına düzenlediği saldırılara sert tepki gösterdi ve saldırıların artık orantılı olmaktan çıktığını belirtti.

Hamas’ın İsrail'e düzenlediği saldırıları kınadığını, İsrail'in kendini savunma hakkı olduğunu ve bunu desteklediklerini söyleyen De Croo, misilleme saldırılarının arttığını ve İsrail’in artık durması gerektiğini vurguladı.

De Croo, “Tek bir terörist için tüm mülteci kampını bombalamanın orantılı olduğunu söyleyemezsiniz. Bu çok zorlama olur. Ayrıca Batı Şeria'da dizginlenemeyecek bir şiddet konusunda da dikkatli olunmalı” şeklinde konuştu.

Belçika Kalkınma ve İşbirliği Bakanı Caroline Gennez ise büyükelçilere yaptığı konuşmada, İsrail’e ve AB yönetime sert eleştirilerde bulundu.

Gennez, “AB'nin ilk tepkisi utanç vericiydi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kimseye danışmadan İsrail'e gitti. Bu gelişmelerden sonra ise AB Komisyonu üyeleri, Filistinlilere yardımların kesileceğini açıkladı. Bütün bu yaşananlar gerçekten utanç vericidir” ifadelerini kullandı.

Bakan Gennez, Belçika'nın VTM televizyonunda yayınlanan bir programa katılım gösterdi. İsrail'in Gazze'ye saldırıları hakkında konuşan Gennez, "Tüm unsurlar İsrail'in savaş suçu işlediğine işaret ediyor. Herkes bunu biliyor" şeklinde konuştu.

İsrail'in Hamas'ın saldırılarına karşılık verirken orantısız güç kullandığını ve masum sivilleri topluca cezalandırdığını söyleyen Gennez, İsrail'e silah sevkiyatının derhal durdurulması gerektiğini vurguladı.

Caroline Gennez, Eylül ayında verdiği bir röportaj sırasında Filistin’in davasında haklı olduğunu söylemiş ve İsrail ile Belçika’nın diplomatik sorun yaşamasına neden olmuştu.

Gennez'in "İşgal altındaki Filistin topraklarında durum sürdürülebilir olmaktan çıkıyor. Bütün Filistin köyleri İsrail tarafından haritadan siliniyor" sözlerinden sonra İsrail'in Belçika Büyükelçisi Idit Rosenzweig-Abu, "iftira içeren suçlamalar nedeniyle büyük şaşkınlık yaşadığını" belirtmiş ve Belçikalı bakana protesto içeren bir mektup göndermişti. Ayrıca İsrail'deki Belçika Büyükelçisi ise İsrail Dışişleri Bakanlığına protesto için çağrılmıştı.

İSPANYA’DAN AB’YE FİLİSTİN ÇAĞRISI

İspanya’da Başbakan Yardımcısı Yolanda Diaz, İsrail-Filistin savaşı devam ederken Avrupa Birliği’nin Filistin halkına yaptığı yardımları durdurma kararını sert bir dille eleştirdi.

AB Komisyonu’nun kalkınma yardımı ödemelerini durdurma ve planladığı projeleri gözden geçirme kararını çok çirkin bulduğunu ifade eden Diaz, Avrupa'nın kendi kurucu ilkelerine tam anlamıyla ihanet ettiğini söyledi.

Yolanda Diaz, Avrupa Komisyonu’na aldıkları kararı düzeltme çağrısında bulunurken, "Avrupa, bütün bir halkı cezalandırmak yerine barış için uluslararası eyleme öncülük etmeli" ifadelerini kullandı.

Yerel basında yayımlanan ve diplomatik kaynaklara dayandırılan haberlere göre, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, alınan kararın üye ülkelere danışılmadan aldığına dikkat çekerek, Avrupa Komisyonu’nda yer alan muhataplarına karardan duyulan memnuniyetsizliğini dile getirdi.

AB Komisyonu'nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi, Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırılar nedeniyle Filistinlilere yönelik toplam 691 milyon euroluk tüm kalkınma yardımlarını gözden geçirme ve bütün ödemeleri dondurma kararı aldıklarını duyurmuştu.

Varhelyi'nin açıkladığı bu karar, bir takım AB üyesi ülkelerin tepkisini çekmişti.

Lüksemburg ve İrlanda, "AB üyelerine danışılmadan alınan karardan" memnun olmadıklarını ve kararın gözden geçirilmesi gerektiğini açıklamıştı.