İç politikada kötü günler geçiren Boris Johnson dış politikada çözüm arayışında!
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, iç ve dış politikada zorlu günlerden geçiyor. Koronavirüs kısıtlamalarını, Başbakanlık Ofisi’nde düzenlediği partiler ile ihlal ettiği ortaya çıkan Johnson, dış politikada başarı arayışında. Peki, Boris Johnson, iç ve dış politikada hangi adımları atıyor? Johnson, iç politikadaki başarısızlıklarını dış politikadaki adımları ile örtebilecek mi?
Hüseyin Can Topkaya
2022 yılının başlamasıyla birlikte İngiltere Başbakanı Boris Johnson hakkında çarpıcı iddialar ortaya atıldı. Johnson’ın, koronavirüs kısıtlamalarının olduğu dönemde Başbakanlık çalışanları ile bir araya geldiği ve doğum günü partisi düzenlediği öne sürüldü. Söz konusu iddiaların ardından açıklama yapan Başbakanlık Ofisi, Johnson’ın doğum günü partisine katıldığını kabul etti.
ITV News, doğum günü partisine 30’a yakın kişinin katıldığını, Johnson için şarkılar söylendiğini, çalışanların yalnızca 10 dakikalığına bir araya geldiğini ve Johnson’a mutlu bir yaş dilediklerini yazdı. Partinin düzenlendiği dönemde, İngiltere’de kapalı ortamlarda ikiden fazla kişinin aynı yerde bulunması yasakken; böylelikle Johnson'ın kuralları ihlal ettiği ortaya çıktı.
ITV News, söz konusu etkinliğin 19 Haziran’da yapıldığını, Johnson’ın şehir dışındaki bir ziyaretinin dönüşünde sürpriz bir şekilde gerçekleştiğini ve etkinliğin bitmesinin ardından Johnson’ın Başbakanlık Konutu’nda aile arkadaşlarını kabul ettiğini öne sürerken; Başbakanlık Sözcüsü, “Bu kesinlikle doğru değil. Başbakan kurallara uygun bir şekilde az sayıda aile mensubunu açık havada ağırladı” ifadeleriyle iddialara yanıt verdi.
BBC’ye konuşan başka bir kaynak ise ikinci etkinliğin Başbakanlık Konutu’nun bahçesinde yapıldığını ileri sürdü ve Johnson’ın aile üyelerinin de katıldığını belirtti.
Söz konusu iddiaların ardından ülkede Başbakan Boris Johnson’a yönelik tepkiler ve eleştiriler hiç dinmedi. İşçi Partisi Lideri Sir Keir Starmer, “Başbakanın kendi koyduğu kurallara uyması gerektiğine inanmadığını gösteren bir kanıt daha” ifadeleriyle Johnson’a yüklendi.
Son aylarda Başbakan Boris Johnson’a yönelik baskılar ve eleştiriler hiç dinmedi. İngiliz basını, Johnson’a istifa çağrısında bulunmaya devam ediyor. Ayrıca Johnson’ın lideri olduğu iktidardaki Muhafazakar Parti milletvekillerinden de Başbakana yönelik istifa çağrıları geliyor.
Boris Johnson, kendisine yönelik tepkilerin yoğun olduğu bir dönemde, kritik atamalarda bulundu. Johnson, Muhafazakar Partisi içinde kritik görevlerde bulunan Mark Spencer’ı Avam Kamarası Lideri olarak atarken; Avam Kamarası’nın eski lideri Jacob Rees-Mogg’u da Brexit Fırsatları ve Hükümet Verimliliği Bakanlığına getirdi.
BORİS JOHNSON HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILACAK
İngiltere’de milletvekilleri, geçtiğimiz günlerde Başbakan Boris Johnson’ın koronavirüs kısıtlamalarını ihlal etmesiyle ilgili parlamentoyu yanıltıp yanıltmadığı konusunda soruşturma için bir oylama yaptı. Bu oylamada, polisin kendi soruşturmasını tamamlamasının ardından Avam Kamarası’ndan bir komitenin soruşturma başlatması kararlaştırıldı.
BBC Türkçe’nin haberine göre, bugüne kadar devam eden soruşturma kapsamında 50 kişiye para cezası verilirken; parlamentodaki soruşturmanın tamamlanmasının ardından Ayrıcalıklılar Komitesi devreye girecek.
Başbakan Boris Johnson, resmi ziyaret için Hindistan’a gitmesi nedeniyle oylamaya katılım gösteremedi. Oylamadan önce gazetecilere konuşan Johnson, herhangi bir soruşturma hakkında endişesi olmadığını; istifa etmeyeceğini ve partisini bir sonraki genel seçime götürmeyi hedeflediğini belirtti.
İngiltere Başbakanı, “Bence yapabileceğimiz en iyi şey, seçmenlerin hayatlarını gerçekten değiştiren ve iyileştiren şeylere odaklanmak ve siyasiler hakkında konuşmayı bırakmak” ifadelerini kullandı.
Başbakan, eşi Carrie Johnson ve Maliye Bakanı Rishi Sunak’a, Haziran 2020’de Başbakanlık Konutu’nda doğum günü partisine katılarak koronavirüs kısıtlamalarını ihlal ettikleri gerekçesiyle polis tarafından para cezası verildi.
Boris Johnson, daha önce yaptığı açıklamada, Başbakanlık Konutu’nda hiçbir koronavirüs kuralının ihlal edilmediğini söylemişti. Muhalefet partileri ise Başbakanı parlamentoyu yanlış yönlendirmekle suçlamıştı.
İngiltere’de parlamentoyu bilerek yanıltmak, başbakan ve bakanların uyması gereken kurallara aykırı olarak görülürken; bu kuralı ihlal eden bakanın ya da başbakanın istifa etmesi gerekiyor.
Muhalefetin sık sık istifaya çağırdığı Johnson ise parlamentoyu yanıltıp yanıltmadığı ile ilgili soruya, ‘Hayır’ şeklinde yanıt vermişti.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI, BORİS JOHNSON’IN ÇIKIŞ KAPISI OLDU
İngiltere’de son aylarda kendisine yönelik artan tepkiler ve eleştiriler karşısında Başbakan Boris Johnson, krizi kısa sürede atlatmak için dış politikaya yoğunlaştı. Rusya-Ukrayna savaşının çıkmasının ardından İngiltere, hem diplomatik hem de askeri olarak önemli adımlar attı.
Rusya-Ukrayna savaşının çıkmasının ardından Boris Johnson’ın parti görüntüleri, bir süreliğine gündemden düştü. Bu süreçte Başbakan Johnson; açıklamaları, kararları, ziyaretleri ve attığı adımlar ile ön plana çıktı.
Almanya ve Fransa’nın aksine İngiltere, Rusya’ya en sert tepki gösteren ülkelerden biri oldu. ABD ve Polonya ile iş birliğini güçlendiren Londra hükümeti, Rusya’ya yönelik uluslararası yaptırımlara dahil oldu. Başbakan Johnson, İngiltere’nin Ukrayna’ya tedarik etmeye karar verdiği ölümcül savunma silahlarını iki katına çıkardı.
“Ukraynalıların ispatladığı olağanüstü cesur direnişe rağmen, elimiz kolumuz bağlı oturup Rusların Ukrayna şehirlerini küle çevirmesine izin veremeyiz ve vermeyeceğiz de” şeklinde konuşan Johnson; “Birleşik Krallık, Ukrayna’ya verilen askeri ve ekonomik desteği artırmak ve bu savaşın gidişatı değişirken savunmasını güçlendirmek için müttefikleriyle birlikte çalışacak” ifadeleriyle İngiltere’yi savaşın önemli bir aktörü haline getirdi.
İngiliz hükümeti, Ukrayna’ya, ‘Startrek’ adı verilen karadan havaya omuzdan fırlatılan füzelerin yanı sıra ‘N-Lau’ ve Javelin de dahil olmak üzere 4 bin tanksavar füzesi tedarik etti. Londra, Ukrayna’ya, bir ayda 10 binden fazla füze gönderdi. Başbakan Johnson, Ukrayna’ya 25 milyon pound yardımda bulunacağını açıkladı.
İngiltere Başbakanı ayrıca, 10 Nisan’da Kiev’e giderek, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile bir araya geldi. İki lider arasında yapılan görüşmenin ardından İngiltere’nin Ukrayna’ya 120 zırhlı araç ve gemisavar füze sistemi göndereceği aktarıldı.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin, “Johnson, Rus işgalinin en ilkeli muhaliflerinden biri, Rusya’ya yaptırımlar getirme ve Ukrayna’ya savunma desteği sağlama konusunda lider” sözleri dikkat çekti.
Boris Johnson, Ukrayna krizinin ardından Rusya karşısında attığı adımlarla kendisine yönelik baskıyı azaltmaya çalıştı. Ancak dış politikada atılan adımlar, Johnson’a yönelik tepkileri dindirebilmiş değil. Ülkedeki birçok kesim, Johnson’ın istifa etmesi gerektiğini düşünüyor.
Johnson, lideri olduğu Muhafazakar Parti’den de istediği desteği alamıyor. Soruşturmanın başlamasıyla birlikte Johnson üzerindeki baskının daha da artacağını söylemek mümkün. Her ne kadar seçimlere kadar Başbakanın istifa etmesi beklenmese de; önümüzdeki günlerde Johnson’ı zorlu günlerin beklediği kesin.