Atina-Londra-Ankara Hattı: Mermer gerginliği mi, stratejik endişeler mi?

Osmanlı İmparatorluğu döneminde Atina'dan İngiltere'ye götürülen "Elgin Mermerleri", İngiltere ile Yunanistan arasında uzun zamandır tartışma konusuydu ve son günlerde yaşananlarla birlikte diplomatik krize dönüştü.

Birleşik Krallık Başbakanı Rishi Sunak, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile planlanan görüşmesini Elgin Mermerleri tartışması nedeniyle son anda iptal etti.

Miçotakis, görüşmenin aniden iptal edilmesinden dolayı büyük hayal kırıklığına uğradığını söyledi. Sunak yerine Başbakan Yardımcısı Oliver Dowden ile ayarlanan alternatif görüşme teklifinin de Yunan hükümeti tarafından reddedildiği İngiliz tarafına iletildi.

Sunak'ın ofisinden yapılan açıklamada, Miçotakis'in İngiltere ziyareti sırasında Parthenon Heykelleri konusunu gündeme getirmeyeceğine dair Yunan hükümetinden güvence aldıkları dile getirildi.

Ancak Yunan hükümetinden bir kaynak böyle bir güvence verilmediğini söyledi. Tüm bunlar üstüne iki gündür Yunan medyasının İngilizlere ve İngiltere Başbakanı Rishi Sunak'a hakarete varan manşetleri incelendiğinde ise meselenin bir mermer krizinden daha fazlası olduğu ortaya çıkıyor.

Atılan başlıklar ve Yunan diplomatların bazı açıklamaları; Yunan tarafının asıl meselesinin 2010 yılında başlayan ve giderek güçlenen Türkiye-Birleşik Krallık ilişkileri olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.

İngiltere hükümetinin stratejik ortaklığa dayanan Türkiye ile ilişkileri yatırım, göç politikası ve savunma işbirliği gibi ticaretin dışında birçok alana da yayılabilir.

Bu durumdan fazlasıyla rahatsız olan Yunanlar ise İngilizlerin Türkleri daha güçlü ve daha tehlikeli kıldığını ve stratejik açıdan kendilerini zor durumda bıraktığını düşünüyor.

İngiltere'nin Brexit sonrası dış politikada daha rahat hareket ettiği, etkileşimlerinde alternatifler bulmakta artık daha özgür bir konumda olduğu ve Ankara ile ticari, ekonomik ve askeri işbirliğini derinleştirdiği biliniyor.

Geçtiğimiz günlerde Türkiye ile İngiltere arasında çok yönlü savunma anlaşması olan Savunma İşbirliği Niyet Beyanı imzalandı.

İki ülke arasında daha yakın bir savunma işbirliği için imzalanan taslakta, taraflar Ukrayna'ya destek verilmesi gerektiği konusunda anlaştı.

İngiltere Savunma Bakanı Grant Sharps, "İşbirliğimizin birçok alanında, özellikle de Türk TFX savaş uçağı gibi konularda birlikte çalışacağız" ifadelerini kullandı.

EUROFIGHTER'A ALTERNATİF BİR LİMAN: İNGİLTERE

Bütün bunlara ek olarak, Türkiye hem milli savaş uçağı için uzmanlık hem de Eurofighter uçaklarının alınması için İngiltere'ye yöneldi.

Söylentiler, Türkiye'nin 24 ila 48 adet arasında değişen iki dereceli Eurofighter satın almak istediği yönünde.

JEOPOLİTİK MENFAATLER

Her iki ülke terörle mücadele konusunda birlikte çalışıyor. Suriye'deki mülteci krizi nedeniyle ortaya çıkan sorunlar her iki ülkeyi de etkiliyor. İki ülke arasında bu doğrultuda 2023 Yasa Dışı Göç Yasası kabul edildi.

İNGİLİZ YATIRIMI

Son zamanlarda Birleşik Krallık'ın Türkiye'deki yatırımları da çok çarpıcı örnekler içeriyor.
İngilizler Mersin, Adana, Osmaniye ve Gaziantep'i birbirine bağlayacak olan yeni bir yüksek hızlı elektrikli demiryolu projesi için 680 milyon sterlin (yaklaşık 23 milyar TL) kredi garantisini destekleme kararı aldı.

Ayrıca İngiltere Türkiye'yi hedef pazar olarak belirledi ve Brexit sonrası imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması ticaret hacmini artırdı.

Mart 2022 ile Mart 2023 arasında İngiltere-Türkiye ticareti yüzde 20'den fazla artarak 23,8 milyar pound (yaklaşık 800 milyar TL) seviyesine ulaştı.

EGE VE DOĞU AKDENİZ'DE TÜRK-İNGİLİZ ORTAK DENİZ TATBİKATI PLANLARI

Savunma Sanayii anlaşmaları da ilişkilerin derinleşmesine katkıda bulunuyor.

Türkiye'nin İngiltere'den silah ithal etmeye devam etmesi ve savunma sanayii yetkililerinin çeşitli anlaşmalarla askeri anlamda da ilişkileri güçlendirmesi bekleniyor.

İki ülkenin savunma sanayileri arasında yakın işbirliği yapması, Akdeniz'de ortak eğitim tatbikatları ile Kuzey Afrika ve Orta Doğu'da güvenlik destek operasyonlarına da evrilebilir.

Sonuç olarak Türkler ve İngilizler arasındaki ilişkiler uzun süredir yüksek yoğunlukta ilerliyor. İngilizler bu sıcak ilişkiler sayesinde Türkiye üzerinden Akdeniz'e, Akdeniz'den Azerbaycan'a kadar etkili bir şekilde nüfuz elde edebiliyor.