İsrail ile Lübnan arasındaki gerilim savaşa dönüşebilir
Lübnan ile tartışmalı deniz sınır bölgesine doğal gaz ve petrol arama çalışmaları için gemi gönderen İsrail, Beyrut hükümetine yönelik sert açıklamalarda bulunuyor. Peki, İsrail ile Lübnan arasında neler oluyor? İki taraf arasında savaş yaşanabilir mi?
Beyrut ile Tel Aviv, hem kara hem de deniz sınırlarında uzun yıllardır anlaşmazlık yaşıyor. İki ülke arasında bulunan 860 kilometrelik deniz sahası, petrol ve doğal gaz açısından 9. blok olarak biliniyor. Özellikle Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’ın yoğun nüfuzunun bulunduğu bölgelerde iki taraf arasında zaman zaman gerilim tırmanıyor. İki ülke arasındaki kara sınırında zaman zaman çatışmalar yaşanırken, deniz sınırında ise tansiyon normal seyrediyor.
Tel Aviv ve Beyrut, deniz ve kara sınırlarında yaşanan anlaşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla Ekim 2020’de Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde dolaylı müzakerelere başlamış, söz konusu müzakereler Mayıs 2021’de askıya alınmıştı.
Tel Aviv hükümeti, geçtiğimiz hafta İngiltere merkezli Energean şirketine ait bir sondaj gemisini, doğal gaz ve petrol arama faaliyetlerinde bulunması için ihtilaflı deniz sahası Kariş’e gönderdi. Bunun üzerine iki taraf arasında tansiyon yükseldi.
AA’nın aktardığına göre, İsrail, “topografik, tarihi ve coğrafi belgelerle desteklenen” Lübnan haritalarını reddederken; Lübnan ise tartışmalı bölgenin 2 bin 290 kilometrekare olduğunu savunuyor. Beyrut hükümeti, söz konusu tezi için 1922 yılında çizilen kara sınırları haritasını gösteriyor. Tel Aviv, Beyrut hükümetinin lisanslama sürecine başladığı beş bloktan üçünün İsrail kıta sahanlığında bulunduğunu öne sürüyor.
Tel Aviv ile Beyrut, İsrail’in kurulduğu 1947 yılından bu yana sınır konusunda anlaşamıyor. 1967 yılında Suriye’nin Golan Tepeleri’ni işgal eden İsrail, aynı zamanda Lübnan’a ait Şeba Çiftlikleri’ni de gasbetmiş ve bölgedeki faaliyetlerini yoğunlaştırmıştı. 1982 yılında ise Lübnan’ın güneyini işgal eden İsrail, 2000 yılına dek buradaki varlığını korumuştu.
İran destekli Hizbullah, ülkenin güneyindeki birçok bölgede etkinliğini koruyor. İsrail sınırındaki bölgelerde yoğun askeri faaliyetlerde bulunan Hizbullah, zaman zaman Tel Aviv güçleriyle karşı karşıya geliyor.
Deniz sınırlarını belirlemek için çalışmalarına 2002 yılında başlayan Beyrut, İngiltere Hidrografik Ofisi ile iş birliği geliştirdi ve Southampton Oşinografi Merkezini görevlendirdi.
Beyrut hükümetinin görevlendirdiği Southampton Oşinografi Merkezi, bölgede petrol ve doğal gaz için jeolojik araştırmalar yapmak amacıyla kara sularının ve münhasır ekonomik bölgenin belirlenmesine yönelik çalışmalarda bulundu. Ancak yürütülen çalışmalar sonucunda sınır doğru şekilde belirlenemedi. 20006 yılında İngiltere Hidrografik Ofisini yeniden görevlendiren Lübnan, bu girişimden de beklediğini bulamadı.
AA’nın aktardığına göre Lübnan ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) arasında 17 Ocak 2007’de münhasır ekonomik bölge sınırının belirlenmesine ilişkin anlaşma imzalandı. Ancak 2011 yılında İsrail ile GKRY arasında yapılan başka bir anlaşma üzerine Beyrut hükümeti ile imzalanan anlaşma yürürlüğe giremedi.
İKİ TARAF ARASINDA MÜZAKERELER MAYIS 2021’DE ASKIYA ALINDI
Beyrut ile Tel Aviv arasında diplomatik ilişki bulunmaması nedeniyle iki ülke arasındaki dolaylı müzakereler için ABD ara buluculuk rolü üstleniyor. BM himayesinde ve Washington’un ara buluculuğunda 14 Ekim 2020’de gerçekleştirilen dolaylı müzakerelerin ilk oturumunda, iki ülke arasındaki deniz sınırlarının belirlenmesi konusu görüşülmüştü.
28 Ekim 2020 tarihinde gerçekleştirilen ikinci oturumun ardından açıklamalarda bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı, görüşmelerin ‘verimli’ geçtiğini açıklamıştı. İki taraf arasında üçüncü tur görüşmeler 29 Ekim 2020, dördüncü tur görüşmeler 11 Kasım 2020 ve son tur görüşmeler ise 4 Mayıs 2021 tarihinde gerçekleştirilmişti. Ancak söz konusu görüşmelerin ardından bir anlaşmaya varılamaması üzerine müzakereler Mayıs 2021’de askıya alınmıştı.
10 Ağustos 2021 tarihinde ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Güvenliği Danışmanı Amos Hochstein, İsrail ile Lübnan arasında yeni ara bulucu olarak tayin edildi. Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 25 Ocak’ta yaptığı açıklamada, "ülkesinin İsrail ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin müzakerelere yeniden başlamaya hazır olduğunu" belirtmişti. Şubat ayında Hochstein ile Avn arasında bir görüşme gerçekleşmiş, ancak herhangi bir anlaşma sağlanamamıştı.
HİZBULLAH: “İSRAİL’E KARŞI GÜÇ KULLANMAYA HAZIRIZ”
Lübnan ile İsrail arasında son günlerde kritik gelişmeler yaşanıyor. İsrail, 5 Haziran’da İngiltere merkezli Energean şirketine ait bir sondaj gemisini doğal gaz ve petrol arama faaliyetlerinde bulunmak için iki taraf arasında ihtilaflı bölge olan Kariş’e gönderdi. 6 Haziran’da İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, Beyrut ile ihtilaflı deniz sahası konusunda yaşanan anlaşmazlığın ABD ara buluculuğunda müzakereler yoluyla çözüleceğini belirtti.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Naim Kasım, Tel Aviv’in Kariş’e gemi göndermesinin ardından 6 Haziran’da, Lübnan hükümetinin talimat vermesi durumunda İsrail’e karşı güç kullanmaya hazır olduklarını açıkladı.
İsrail Genelkurmay Başkanı Aviv Kochavi, Lübnan’da bir sonraki savaş esnasında imha edilecek binlerce hedefin belirlendiğini söyledi. Yazılı açıklamada bulunan Kochavi, “Komuta karargahı, roket güdümlü el bombaları, fırlatıcılar ve bu hedeflerin daha fazlası olan tüm hedefler saldırı planında. Tüm bu hedefler Lübnan’da vurulacak” dedi.
Bu açıklamalara hemen yanıt veren Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Tel Aviv’in Beyrut’a yönelik saldırı tehditlerini kabul etmediklerini ve tartışmalı deniz sınırındaki petrol ve doğal gaz haklarından vazgeçmeyeceklerini açıkladı. Avn, “Uluslararası hukuk ve kararları ihlal eden düşman İsrail’in tehditlerini kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yaşanan son gelişmeler, iki taraf arasında yeni bir savaş olasılığının kapıda olduğunu gösteriyor. Lübnan’ın güneyini kontrol eden Hizbullah’ın, önümüzdeki günlerde İsrail’e yönelik yeni bir adım atabileceği belirtiliyor. İsrail tarafından yapılan açıklamalar üzerine bölgedeki gerilimin daha da tırmanması bekleniyor.