Eski ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'dan Netanyahu açıklaması: "Derhal görevden ayrılmalı"
Eski ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, güvenilir bir lider olarak görmediği İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun bir an önce ayrılması gerektiğini söyledi.
ABD’nin MSNBC kanalına açıklamalarda bulunan Hillary Clinton “Netanyahu'nun gitmesi gerekiyor, eğer ateşkese engel olacaksa, İsrail’in (Gazze'ye saldırıları sonrası) ne yapacağına karar vermeye engel ise mutlaka gitmesi gerekiyor. Netanyahu gitmeli. Güvenilir bir lider değil. (7 Ekim) saldırısı onun döneminde gerçekleşti” ifadelerini kullandı.
İsrail ordusunun, evlerini bırakmak zorunda kalan birçok Filistinli insanın sığındığı Gazze’nin güneyindeki Refah kentine doğru genişletme planını “korkunç” yorumlayan Clinton, “Ateşkes imzalanmasını arzu ediyoruz. Hamas ateşkesi kabul ederse ateşkes gerçekleşir” şeklinde konuştu.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Benjamin Netanyahu ile olan ilişkisi hakkında da konuşan Clinton, “Biden'ın Netanyahu'yu etkilemek için elinden geleni yaptığının gayet açık olduğunu düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.
NETANYAHU’DAN SALDIRI EMRİ
Filistinli kaynaklar tarafından yapılan açıklamaya göre, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde her biri 45 gün sürecek, 3 aşamalı esir takası ve ateşkes imzalanmasını öngören planı kabul ettiğini belirtmişti.
Diğer yandan Netanyahu, Hamas'ın ateşkes teklifine ilişkin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile dün gerçekleştirdiği görüşmenin ardından basın toplantısı düzenlemiş, ateşkes ve karşılıklı esir takası teklifi sunan Hamas'ın isteklerini kabul etmenin İsrail için yeni bir kıyıma yol açacağını vurgulamıştı.
Netanyahu daha sonra yaptığı açıklamada ise Gazze’nin güneyinde Filistinli sivillerin sığındığı Refah kentine saldırı düzenlemeye hazırlanmaları için orduya emir verdiğini söyledi.
Gazze Şeridi’ndeki İsrailli esirlerin ailelerine seslenen Netanyahu, Hamas’ın taleplerinin gerçek dışı olduğunu, askeri baskıyı sürdürmenin esirleri geri almanın tek yolu olduğunu ve Hamas’ın taleplerinin kabul edilmesinin esirleri serbest bırakmayacağını aksine bir kıyıma yol açacağını öne sürmüştü.