11 Eylül 1965 yılında dünyaya gelen Beşşar Esad, önceki Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad’ın oğludur. 2000 yılında babasının ölümünün ardından Esad, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin devlet başkanı oldu.
Baas Partisi’nin genel başkanı ve bir önceki devlet başkanı Hafız Esad’ın ölümünden sonrai boşalan başkanlık koltuğuna çok kısa süre vekaleten Abdülhalim Haddam geçti.
BEŞŞAR ESAD’IN EĞİTİM HAYATI
1988 yılında Şam Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Beşşar Esad, göz hastalıkları alanında çalışmalarını sürdürdü. Bu alanda eğitimine devam etmek için 1992 yılında İngiltere’ye giden Esad, 1994 yılında kardeşinin bir trafik kazasında ölmesinin ardından Suriye’ye geri döndü.
Hafız Esad, oğlu Basil’in ölümünün ardından Beşar Esad’ı halefi olarak tayin etti ve eğitimini bun yönde almasını sağladı. Bu dönemde Suriye ordusuna giren Beşar Esad; babasının ölümüyle birlikte yerine geçen geçici Cumhurbaşkanı Abdulhalim Haddam tarafından 11 Haziran 2006’da silahlı kuvvetlerin başına geçirildi. Suriue-Lübnan ilişkilerinin gerginleştiği 1995 yılında Lübnan dosyasını ele alan Esad’ın, 1998 yılında Emil Lahud’un Lübnan Cumhurbaşkanı olması konusunda gayret gösterdiği dillendirilmektedir.
ESAD CUMHURBAŞKANLIĞI KOLTUĞUNDA
Esad, babasının ölümünden sonra parlamentonun toplanarak cumhurbaşkanlığı için gerekli olan 40 yaş sınırını, 34 yaş sınırına çekmesiyle Suriye Cumhurbaşkanı oldu. Suriye-İsrail ilişkileri konusunda başkanlığı ele almasından itibaren babasının yolunu sürdüren Beşar Esad, çeşitli uluslararası konferanslarda İsrail ve ABD aleyhtarı konuşmalarıyla dikkat çekti. Bu duruşuyla Esad diğer Arap ülkelerinden farklı bir görüntü sergiledi.
11 Eylül olayları sonrası ABD-Suriye ilişkileri gitgide gerginleşmiş; ABD, Suriye'yi teröre destek vermekle suçlamıştır. İki ülke arasındaki ilişkiler Lübnan Cumhurbaşkanı Refik Hariri'nin öldürülmesi sonrası çıkmaza girmiş; ABD BM Güvenlik Konseyi'nin 1559 sayılı kararıyla Suriye askerlerinin Lübnan'dan çıkmasını sağlamıştır.
2011 yılının başlarında Arap Dünyası'nda başlayan yönetim karşıtı protestolar ocak ayının sonlarında Suriye'ye de sıçradı. Siyasi reformların gerçekleştirilmesi talebiyle başlatılan protestoların etkisiyle 1963'ten beri yürürlükte olan olağanüstü hâl 19 nisan 2011'de kaldırıldı. Bu gelişmeye rağmen Beşar Esad yönetimi ile göstericiler arasındaki çatışmalar devam etti.
Mart 2011'den bu yana devam eden iç savaşta Esad'ın güç kullanarak muhalifleri bastırmak istemesi milyonlarca insanın mülteci konumuna düşmesine neden olurken on binlercesinin de hayatını kaybetmesine yol açtı.