Ulusal bayrağı olan suç örgütü: Kuzey Kore
Kuzey Kore nüfusunun yalnızca yüzde 1'inin internete erişimi olmasına rağmen ülkenin 7 bin korsanlık bir siber saldırı ordusu var. Her geçen gün biraz daha tehlikeli hâle gelen bu ordu, artık bir siber devlet çetesi hâline geldi. Peki, Kuzey Kore siber korsanlarını nasıl yetiştiriyor? Siber suçlardaki ‘’devlet eli’’ durdurulabilir mi?
Koronavirüsle birlikte hız kazanan dijitalleşme, hayatın her alanını etkilemeye devam ediyor. Dünyanın büyük bölümü pandemi nedeniyle tüm işlerini, internet aracılığıyla yapıyor. Ancak böyle bir dönemde siber suçlarda patlama yaşanması durumun vahametini arttırıyor. Hatta bazı tahminlere göre siber saldırılarının ekonomik zararı 1 trilyon doları aşmış durumda.
Günümüzde teknolojiyle haşır neşir olanların sayısının her geçen gün artması nedeniyle siber suçlara bağlı vakaların da önümüzdeki günlerde çoğalması söz konusu.
Nitekim ocak ayında göreve gelen Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden bu gelişmeyi öngörmüş olsa gerek ki, ilk talimatlarından biri siber suçlarla mücadele eden birimlerin bütçelerini artırmak oldu.
SİBER SUÇLARDA ‘’DEVLET ELİ’’
Ülkeler, ABD yönetiminin aldığı bu gibi önlemlerle siber suçluların bir bölümüyle mücadele edebilir hatta bazı siber çetelerin çökertilmesini sağlayabilir. Ancak bu tür saldırıları ‘’devlet eliyle’’ yapanlar da var. Hatta ABD’nin bile kimi zaman bu yola başvurduğuna şahit olduk.
Örnek vermek gerekirse Rusya ve Çin’i “demokrasine ve ekonomisine” siber saldırılar düzenlemekle suçlayan ABD hükümeti, İsrail ile birlikte İran’ın nükleer tesislerine yaptığı siber saldırıyla övünüyor. Bununla birlikte Washington, Kuzey Kore’yi düpedüz “siber haydutlukla” suçluyor.
ULUSAL BAYRAĞI OLAN SUÇ ÖRGÜTÜ
Kuzey Kore’de uzun yıllardır internetin yasak olduğu biliniyor. Bu nedenle internete erişimi son derece kısıtlı bir ülkenin siber saldırılar düzenlediği iddiaları genelde kuşkuyla karşılanıyor. Uluslararası suçlar ve yolsuzluklara ilişkin yazılarıyla prestijli ödüller kazanmış Amerikalı araştırmacı gazeteci-yazar Ed Ceaser ise, The New Yorker’da yayınlanan bir makalesinde, Kuzey Kore’nin siber saldırı kabiliyetlerinin tahminlerin de ötesinde olabileceğini ileri sürüyor.
Kore Halk Ordusu’nun 2005’te yayınladığı bir kitapta, Kim Yong İl’in “İnternet bir silahsa, siber saldırılar atom bombası gibidir” dediği aktarılıyor.
Birleşmiş Milletler’de (BM), geçtiğimiz yıllarda Kuzey Kore’nin siber suç yoluyla iki milyar dolar topladığını tahmin eden bir rapor yayınlamıştı. Birleşmiş Milletler’e göre, Koreli bilgisayar yazılımcıları tarafından ele geçirilen fonların büyük bölümü, nükleer füzelerin geliştirilmesi ile birlikte Kore Halk Ordusu’nun silah tedarik programına harcanıyor.
7 BİN KORSANLIK SİBER ORDU
ABD, İsrail, Çin, İran ve Rusya gibi birçok ülkenin bazı konularda siber korsanlığı devlet eliyle yaptığı biliniyor. Ancak Kuzey Kore, tüm bu ülkelerin yanı sıra para kazanmak için alenen bilgisayar korsanlığı yaptığı bilinen dünyadaki tek ülke. Askerî istihbaratla görevli Genel Keşif Bürosu’na (GKB) bağlı birimler özel olarak bu amaç için eğitiliyor.
Ülkenin ulusal lideri Kim Jong-un 2013 yılında GKB’de çalışanlarını “cesur, güçlü ve varlıklı bir ülkenin inşası için savaşan insanlar” olarak nitelemişti.
Kuzey Kore siber saldırılarda, aralarında ABD’nin de olduğu pek çok ülkeden istihbarat topluyor. Kuzey Kore’nin siber suç programı kapsamında, banka soygunlarından fidye yazılım kullanımına ve çevrimiçi borsalardan kripto para hırsızlığına kadar çeşitli türlerde çok sayıda saldırı planlandığı biliniyor. Birçok tahmine göre, Kuzey Kore’nin siber programında yaklaşık 7 bin kişi çalışıyor.
KUZEY KORE SİBER KORSANLARINI NASIL YETİŞTİRİYOR?
Edinilen bilgilere göre, gelecek vaat eden başarılı öğrenciler, okullarda bilgisayar kullanmaya teşvik ediliniyor. Özellikle sayısal alanda başarı gösteren öğrenciler, başarılı olabilecekleri nitelikli liselere yerleştiriliyor.
Eğitimine devam eden en başarılı öğrenciler, ‘’Uluslararası Matematik Olimpiyatı’’ gibi etkinliklerde yarışmak için yurtdışına seyahat edebiliyor.
Pyongyang’daki Kim Chaek Teknoloji Üniversitesi ve Kim Il Sung Üniversitesi, uzman matematik ve bilgisayar liselerinden en yetenekli gençleri seçiyor ve ardından onlara ileri programlama eğitimi veriyor.
Söz konusu üniversiteler, Uluslararası Üniversite Programlama Yarışması’nda genellikle Amerikan ve Çin üniversitelerinin öğrencilerinden daha iyi performans gösteriyor.