Libya’da hükümetler arasında nüfuz mücadelesi sertleşiyor
Libya’da iki hükümetli bir yapının ortaya çıkmasının ardından tansiyon her geçen gün yükseliyor. Dibeybe ve Başağa hükümetleri, ülkenin belirli kesimlerinde nüfuzlarını yoğunlaştırmaya çalışıyor. Peki, Libya’daki nüfuz mücadelesinde neler oluyor?
Libya’da Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ülkedeki meşru başbakanın kendisi olduğunu savunuyor. Temsilciler Meclisi (TM) tarafından başbakan olarak atanan Fethi Başağa ise Libya’nın çeşitli bölgelerinde nüfuzunu artırmaya çalışıyor. Her iki isim de; askeri kurumlar da dahil olmak üzere Libya’nın belirli devlet kurumlarında üstünlüğü ele geçirme peşinde.
Başağa hükümeti, General Hafter yanlılarının bulunduğu doğu ve güney bölgelerinde yoğun nüfuz alanına sahip. Dibeybe hükümeti ise başkent Trablus ve çevresinde sahip olduğu nüfuzu korumaya çalışıyor. Dibeybe ve Başağa hükümetleri, başkent Trablus ve ülkenin batı kesiminde çalışmalarını yoğunlaştırmayı ve nüfuz alanını genişletmeyi amaçlıyor.
Libya’da mevcut ittifaklar ve silahlı güçler, özellikle son dönemde sürekli değişim gösteriyor. Bu durum, iki hükümet için de nüfuz alanının sürekli değişmesini beraberinde getiriyor. AA’nın aktardığına göre, Dibeybe ve Başağa, Libya’nın batısındaki Misrata kenti sakinlerinden olmaları nedeniyle bölgede yoğun bir nüfuz mücadelesi veriyor.
Dibeybe ve Başağa, Misrata ile birlikte başkent Trablus’a hükmetmek için yoğun bir çaba içerisinde. İki lider de nüfuz mücadelesinde, yabancı diplomatik temsilciliklerin ve hükümet kurumlarının bulunduğu batı bölgesine öncelik veriyor.
Libya’nın başkenti ve batı bölgesinin en önemli kenti olan Trablus, UBH’nin kontrolünde bulunuyor. Dibeybe hükümetinin başkentte kontrolünü sağlayan güçler, “hükümete bağlı askeri birlikler, Anayasa ve seçimleri koruma gücü, istikrarı destekleme birimi ve şehrin kenar mahallelerinde konuşlanan diğer bazı birimlerden” meydana geliyor.
Başağa hükümeti, Trablus’ta özellikle kentteki belediyelerden Suk Cuma’daki silahlı bir birimde bulunuyor. Daha önce Başağa’nın Trablus’a girişini sağlama görevi esnasında çatışmalar çıkmıştı. Bu durum, Başağa’nın, başkentteki nüfuzunun azalmasına yol açtı.
AA’nın aktardığına göre, Trablus’un 200 kilometre doğusunda bulunan Misrata kenti de batının en güçlü askeri birliklerini sınırlarında bulunduruyor. Misrata’da bulunan terörle mücadelede uzman “Ortak Operasyon Gücü” UBH’yi desteklerken, Hıttin ve El-Mahcub birimleri ise Başağa yanlısı olarak saf tutuyor.
Misrata’daki silahlı güçlerin birçoğu ise iç savaş olasılığını göz önünde bulundurarak, tarafsızlıklarını sürdürmek istiyor. Başkente 50 kilometre uzaklıkta bulunan Zaviye kenti ise iki hükümet arasında bölünmüş durumda.
Libya’da Ulusal Petrol Kurumu Başkanı Mustafa Sanallah’a yakın silahlı güçlerin Dibeybe hükümetine karşı birleşmesiyle Trablus ile Tobruk yanlısı güçler açısından yeni bir denge meydana geldi. Trablus’un 170 kilometre güneybatısında bulunan Zintan, Batı Bölgesi Ortak Operasyonlar Odası Komutanı Usame el-Cuveyli Tugayları tarafından kontrol ediliyor. Cuveyli Tugayları ise Tobruk hükümetiyle ittifakını sürdürüyor.
General Hafter güçlerinin de Zintan’dan çekilmediği, orada güçlü bir aşiret desteği edindiği biliniyor. Başkent Trablus ile Nefus Dağı arasında bulunan Reşfane bölgesi; Cuveyli’ye bağlı Muammer ed-Dari liderliğindeki 55. Tugayı tarafından kontrol ediliyor.
Nalut, Yafran, Kabavu ve Jadu gibi batı dağlarında dağılmış halde olan Amazig beldelerinde ise Dibeybe hükümeti taraftarları bulunuyor. Bu bölgede, hafif ve orta silahlara sahip küçük askeri konseyler mevcut. Söz konusu konseyler, Libya’nın Tunus ile sınırında bulunan Vazin-Zehibe Sınır Kapısı’nı kontrol ediyor.
Libya’nın doğu bölgesinde ise General Hafter güçleri, Başağa hükümeti ve TM Başkanı Akile Salih kontrolü sağlıyor. AA’nın haberine göre, General Hafter’in Başağa’ya desteği sorgulanır hale geldi. Bunun arkasında ise TM tarafından atanan Başağa hükümetinin, başkentteki görevlerini fiili olarak yerine getirememesi, Merkez Bankası’ndan bütçe alamaması ve mart ayından bu yana uluslararası toplum tarafından meşru olarak tanınmaması gibi gerekçeler bulunuyor. Libya’nın güneyinde yer alan kesimler ise çoğunlukla General Hafter güçleri tarafından kontrol ediliyor.
Libya’da önümüzdeki dönemde iki hükümet arasındaki nüfuz mücadelesinin daha da kızışması bekleniyor. Uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletler (BM), Libya’da Dibeybe hükümetini meşru olarak tanımaya ve muhatap almaya devam ediyor.
Henüz hiçbir ülke tarafından meşru olarak tanınmayan Başağa hükümeti ise askeri ve siyasi olarak Libya’daki nüfuzunu daha da artırma peşinde. Ancak dış destek bulamayan Başağa hükümetinin, kısa süre içerisinde dağılacağı öngörülüyor. Libya’daki siyasi krizin önümüzdeki dönemde daha da derinleşmesi bekleniyor.