Lübnan ekonomik krizle mücadele ediyor: Ülke çöküşün eşiğinde!

Lübnan 2019’dan bu yana ekonomik krizle mücadele ediyor. 2019 yılında, ülkede patlak veren ekonomik krizin ardından, Lübnan Merkez Bankası döviz rezervlerinin erimesini önlemek için ülkedeki tüm döviz mevduat hesaplarını dondurdu. Kasım 2021'de ise kısıtlı ve hükümetin belirlediği kur üzerinden vatandaşların parasını çekebileceğini açıkladı. Ancak Lübnan ekonomisi hala durgunluktan muzdarip.

Lübnan’da Ekim 2019’da başlayan protestolar, hükümetin istifası, Beyrut’taki liman patlaması ve koronavirüs salgını gibi olaylar ülke ekonomisine ciddi zarar verdi.

Ülkenin yüzde 80’i yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Enerji krizi nedeniyle evlere elektrik verilemiyor, hastanelerde ise personel sıkıntısı yaşanıyor.

Lübnan 2019’dan bu yana ekonomik krizle mücadale etmeye çalışıyor. Dünya Bankası, ülkedeki ekonomik krizi yüzyılın en kötü krizlerinden biri olarak tanımlıyor. 

AA’nın aktardığına göre, Dünya Bankası'nın Ağustos 2022'de yayımlanan Lübnan'a ilişkin son raporunda, söz konusu ekonomik daralmanın ancak savaşa sahne olan ülkelerde yaşanabileceğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'da 2019'da patlak veren ekonomik kriz sonrası Lübnan Merkez Bankası döviz rezervlerinin erimesini önlemek için ülkedeki tüm döviz mevduat hesaplarını dondurdu. 

Kasım 2021'de ise Lübnan Merkez Bankası kısıtlı ve hükümetin belirlediği kur üzerinden vatandaşların parasını çekebileceğini açıkladı.

Ülkede 2019’da 1 ABD doları bin 500 Lübnan lirasından işlem görürken, art arda yaşanan gelişmelerle birlikte yerel para birimindeki değer kaybı da arttı.

Ocak 2022'de 1 ABD doları 20 bin Lübnan lirası iken şu an karaborsa ve döviz ofislerinde 76 bin lira seviyesinden işlem görüyor.

HALK, BANKALARA BASKIN DÜZENLİYOR

Lübnan’da daha da derinleşen ekonomik kriz nedeniyle zor durumda kaldığını savunan bazı vatandaşlar, bankalara baskınlar düzenleyerek zorla paralarını çekmeye çalışıyor.

Halk, yaşanan ekonomik krizin çözümü konusunda oldukça ümitsiz görünüyor.

Ülkede 14 Eylül 2022 tarihinde Sali Hafız adlı bir kadının, silahla girdiği şubeden "kanser tedavisi gören kız kardeşi için" hesabındaki 13 bin doları çektikten sonra ayrılması ülkede gündem olmuştu.

Sosyal medya hesabından canlı yayın yapan Hafız’ın, "Ben buraya kimseyi öldürmeye veya bankayı ateşe vermeye gelmedim. Buraya hakkımı almaya geldim" şeklinde seslendiği duyulmuştu.

Ülkede mevduat sahiplerinin para çekebilmek amacıyla bankalara düzenlendiği baskınlar 10'u aştı. Benzer baskınlar günümüzde de devam ediyor.

Geçtiğimiz gün Lübnan’da Merkez Bankası'ndan “resmi kur ile dolar alamayan” belediye işçileri, banka şubesine saldırdı. 

Lübnan'ın resmi haber ajansı NNA’da yer alan habere göre, yüzlerce belediye işçisi, kamu çalışanlarına tanınan "imtiyaza sahip" olmadıkları gerekçesiyle dolar alamamalarına tepki gösterdi.

Banka çalışanlarının işbaşı yapmasına izin vermeyen eylemciler, bankanın giriş kısmını ateşe verip, şubeye taş attı. Olay yerinde hazır bulunan itfaiye ekibi büyümeden yangını söndürürken, güvenlik güçleri de bölgede önlem aldı.

Ülkedeki banka baskınları halkın giderek büyüyen öfkesini yansıtıyor. Halk yolsuzluk sorununu gideremeyen ve ekonomiyi kurtarmak için gerekli çalışmalar yapmayan yetkililere karşı derin bir öfke duyuyor.

IMF ile MÜZAKERELER YAVAŞ İLERLİYOR

24 Ocak 2022 tarihinde Lübnan hükümeti ile Uluslararası Para Fonu (IMF) arasında ekonomiyi kurtarma programı için müzakerelerin başladığı açıklanmıştı. Ancak ülke, mali sektörünü ve ekonomisini yeniden yapılandırabilmek için Uluslararası Para Fonu (IMF) ile anlaşmaya varmakta zorlanıyor. 

IMF ve Lübnan arasında 3 milyar dolarlık kredi için Nisan 2022'de ön anlaşmaya varıldı. Ancak IMF, kredi vermek için hükümete birtakım şartlar sundu. 

IMF'nin yerine getirilmesini istediği şartlar arasında, “2022 bütçesinin Meclis tarafından onaylanması, Merkez Bankası kayıtlarının adli denetime tabi tutulması, finansal suçlara karşın banka yasasında düzenlemeye gidilmesi, şeffaflığın artırılması ve banka sektörünün yeniden şekillendirilmesi" yer alıyor.

Ülkedeki sorunu giderebilecek güçlü bir siyasi iradenin mevcut olmaması, Lübnanlı siyasi partilerin yolsuzluk nedeniyle sadece birbirini suçlaması ülkedeki ekonominin iyileştirilmesini güçleştiriyor. IMF, Lübnanlı yetkilileri yavaş işleyiş dolayısıyla eleştiriyor.

Ayrıca Lübnan’da uluslarası destekler ile sağlanacak iyileşmenin uzun ömürlü olması mümkün değil. Ülkedeki geçici çözümler ekonomik durumun daha da kötüleşmesine neden olur. Bu sebeple Lübnan’da hükümet borçlarını yeniden yapılandırmanın ötesine geçmeli. Lübnan’da ilk önce siyasi istikrar sağlanmalı. 

Eğer ülkedeki ekonomik krize bir çare bulunmazsa ülke çökecek. Siyasetçiler ve medya, Lübnan’ın çökebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Lübnan’daki dini liderler de ülkenin çökme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor.