Emperyalistlerin yeni mücadele alanı: Orta Asya!
ABD’de Joe Biden’ın göreve gelmesinin ardından, küresel güçlerin en çok rekabet ettiği bölge Orta Asya oldu. Peki, Orta Asya’da neler oluyor? Rusya ve Çin, bölgede hangi adımları atıyor? ABD, Orta Asya’da hangi arayışlar içerisinde?
Çin’in ekonomik olarak yükselişi ve Rusya’nın 2000’li yılların başından itibaren yeniden küresel güç olmasının ardından Orta Asya, emperyalist devletler arasında önemli bir rekabet alanı hale geldi.
ABD, Çin ve Rusya gibi küresel güçlerin yanı sıra Hindistan, Pakistan ve İran gibi ülkeler de bölgedeki nüfuzlarını artırmanın peşinde. Bölgenin doğal kaynaklar açısından zengin ve yeni ticaret yollarının inşa edilebilmesi için elverişli olması küresel güçlerin ilgisini artırıyor.
Çin, bölgede Pakistan, İran ve Rusya gibi ülkelerle yakın ilişkiler kurarak, yeni ticaret yolları inşa etmenin hesaplarını yapıyor. Afrika ve Avrupa’ya yönelik yeni ticaret yolları inşa etmek ve dünya ticaretini tek başına kontrol etmek isteyen Çin, hedeflerine ulaşabilmek için Orta Asya’daki faaliyetlerini yoğunlaştırıyor. Ancak Tayvan meselesi, yıllardır devam eden Hong Kong sorunu ve bölgenin güçlü ülkelerinden Hindistan ile yaşanan anlaşmazlıklar Çin’in önünde büyük bir engel.
ABD’nin Biden sonrasında Çin üzerindeki baskısını artırması, bölgede Japonya, Güney Kore ve Hindistan gibi ülkelerle yeni ittifaklar kurması, Avustralya ve İngiltere ile birlikte AUKUS anlaşmasını imzalayarak denizlerdeki kontrolü ele geçirmek istemesi Pekin hükümetinin etki alanını daraltıyor. Ayrıca Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki faaliyetleri nedeniyle AB ve ABD’nin, Pekin üzerindeki baskısı da her geçen gün artıyor.
RUSYA’NIN BÖLGEDE NÜFUZU ARTIYOR!
Rusya ise dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi Asya’da da nüfuzunu artırmaya devam ediyor. Ukrayna ve Belarus gibi ülkeler üzerinden Doğu Avrupa’da etkili olan, Suriye’deki askeri varlığını koruyarak sıcak denizlere inen, Libya ve Sudan gibi ülkelerdeki faaliyetleriyle Kuzey Afrika’nın oyun kurucuları arasına gelen, İkinci Dağlık Karabağ Savaşı’nın ardından imzalanan ateşkes anlaşması kapsamında yeniden Kafkaslar’a asker gönderen, Karadeniz’de askeri tatbikatlarını artıran Moskova hükümeti; Tacikistan, Özbekistan ve Kazakistan gibi ülkelerde de faaliyetlerini artırmış durumda.
Geçtiğimiz günlerde yaşanan olayların ardından duruma müdahale eden ve Kazakistan’a asker gönderen Rusya, Orta Asya’nın kendisinin arka bahçesi olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Rusya, bölgede Özbekistan ve Tacikistan gibi ülkelerle sık sık askeri tatbikatlar gerçekleştiriyor. Ayrıca Moskova hükümeti, bu ülkelerle imzaladığı savunma iş birliği anlaşmaları sayesinde bölgedeki nüfuzunu güçlendiriyor.
Rusya, ABD’nin tamamen çekilmesinin ardından Afganistan’a da ayrı bir ilgi gösteriyor. Afganistan’ın bölge ticareti için kritik bir konumda olduğunu düşünen Moskova hükümeti, ABD’nin boşalttığı bölgelere yerleşmenin peşinde. Bu nedenle geçtiğimiz Ağustos ayından bu yana Moskova ile Taliban arasındaki temaslar devam ediyor. Rusya’nın, bu yıl içerisinde Taliban hükümetini meşru olarak tanıması ve Afganistan üzerinden Orta Asya’daki faaliyetlerini artırması bekleniyor.
Moskova’nın bölgede Çin, Pakistan, Hindistan ve İran gibi önemli aktörlerle de iyi ilişkileri bulunuyor. ABD’nin bölgedeki ittifak arayışlarını gören Rusya, özellikle İran ve Çin gibi ülkelerle ekonomik ve askeri ilişkilerini geliştirmeyi planlıyor. Son dönemde Moskova tarafından atılan adımlar, ABD karşısında Rusya’nın bölgede bir adım daha önde olduğunu gösteriyor.
ABD, ORTA ASYA’DA YENİ İTTİFAK ARAYIŞLARI İÇERİSİNDE
Joe Biden’ın göreve gelmesinin ardından ABD’nin Orta Asya politikası da yeniden şekillendi. Biden, göreve geldikten kısa bir süre sonra hedefinin Rusya ve Çin ile daha yoğun rekabet etmek olduğunu söyledi.
İran ile müzakerelere geri dönme, Afganistan’dan tamamen çekilme, Yemen’deki savaşta Koalisyon güçlerine verilen desteği kesme ve Irak’tan çekilme sürecine hız verme gibi kararlar; Biden’ın, yeni dönemde Orta Doğu’dan daha çok Orta Asya’ya yoğunlaşmak istediğini gözler önüne serdi.
Ancak ABD’nin eski gücünde olmadığını bilen Biden, Rusya ve Çin ile rekabet edebilmek için yeni ittifaklar arayışı içerisine girdi. İngiltere, ABD ve Avustralya arasında imzalanan AUKUS Anlaşması, bölgede Çin’e karşı atılmış önemli adımlardan biri oldu. Bu anlaşma ile birlikte ABD ve İngiltere, sahip olduğu nükleer denizaltı teknolojisini Avustralya ile paylaşacak.
ABD’nin Orta Asya’daki hamlelerinden biri de Hindistan, Japonya ve Avustralya ile birlikte kurduğu QUAD ittifakı oldu. QUAD’ın, Hint-Pasifik bölgesinde Çin’i dengelemeye yönelik bir ittifak olduğu değerlendiriliyor.
ABD, Orta Asya’da Rusya ve Çin ile daha güçlü bir rekabete girişebilmek için Japonya, Güney Kore ve Hindistan gibi müttefikleriyle ilişkilerini önümüzdeki dönemde daha da geliştirmeyi planlıyor.
Afganistan’da yaşanan süreç, Kazakistan’daki son gelişmeler, bölgede yeni ittifakların kurulması, ABD’nin Orta Doğu’dan çekilerek bölgeye yoğunlaşması, Moskova’nın nüfuzunu genişletmesi, Çin’in ticaret yolları inşa etmeyi sürdürmesi; Orta Asya’nın, ilerleyen dönemde emperyalist ülkeler için bir numaralı rekabet haline geleceğini gösteriyor.