Rusya anlaşmadan çekildi, tahıl fiyatları arttı
Rusya Savunma Bakanlığı, Kırım’da filolarına yönelik terörist bir saldırı düzenlendiğini belirterek Ukrayna’dan güvenli transit tahıl anlaşmasından çekildiğini açıkladı. Peki, Rusya’nın tahıl anlaşmasından çekilmesi ne anlama geliyor? Dış ülkelerden Rusya’ya hangi tepkiler geldi?
Rusya, tahıl koridoru anlaşmasına katılımını askıya aldığını duyurdu. Moskova hükümeti, Ukrayna tahıl ihracatına yönelik olarak güvenli transit anlaşmasına katılım göstermeyecek. Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Kırım’daki Karadeniz filosuna insansız hava aracıyla bir saldırı gerçekleştirildiği ve bir mayın temizleyici aracın küçük bir hasar gördüğü belirtildi.
Rusya Savunma Bakanlığı, söz konusu saldırıya İngiltere’nin yardım ettiğini öne sürerken; Londra hükümeti ise bu iddiaları yalanladı.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, Ukrayna’dan tahıl ürünlerinin çıkışına ilişkin anlaşmanın süresiz olarak askıya alındığı bildirilirken; Rus tarafının, koridordan geçen sivil gemilerin güvenliğini artık garanti edemeyeceği kaydedildi.
Açıklamada, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin, Ukrayna tarım ürünlerinin ihracatı için “Karadeniz Girişimi” uygulamasının bir parçası olarak oluşturulan insani koridoru örtü olarak kullandığı ve Sivastopol’daki deniz üssünde Rus Karadeniz Filosunun gemilerine ve altyapısına insansız hava araçlarıyla büyük hava deniz saldırıları düzenlediği ifade edildi.
Söz konusu açıklamada, “Rus tarafı, Karadeniz Girişimi’ne katılan sivil kuru yük gemilerinin güvenliğini garanti edememekte ve bugünden itibaren anlaşmanın uygulanmasını süresiz olarak askıya almaktadır” denildi.
Açıklamada ayrıca, İstanbul’da Ukrayna gıdalarının taşınmasını kontrol eden Ortak Koordinasyon Merkezi’ndeki Rus temsilcilere gerekli talimatın verildiği de kaydedildi.
Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında imzalanan “Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyeti Sevki Girişimi Belgesi” kapsamında sevkiyatlar Ağustos ayında başlamış; Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, tahıl koridoru kapsamında 1 Ağustos-18 Ekim tarihlerinde 354 geminin Ukrayna limanlarından hareket ettiğini, bugüne kadar taşınan toplam yük miktarının 7 milyon 860 bin ton olduğunu bildirmişti.
Öte yandan BBC Türkçe’nin aktardığına göre, Rusya’nın Tahıl Koridoru Anlaşması’nı askıya almasının ardından Chicago Ticaret Borsası’nda (CBOT) buğday vadeli işlemleri yüzde 7,7 artarak son iki haftanın en yüksek düzeyine ulaştı. Böylelikle buğday vadeli fiyatının önce 8,93 dolara çıktığı ve ardından 8,79 dolara indiği görüldü.
Habere göre, Moskova hükümetinin çekilme kararı sonrası çoğu gıda fiyatında artış yaşandı. Mısır fiyatlarının yüzde 2,8; soya yağının ise yüzde 3 yükseldiği görüldü. Buğday fiyatları, mart ayında 13,6 doları görerek tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Diğer yandan Rus rublesi de dolara karşı yüzde 0,6 değer kaybetti.
ZELENSKİ: “RUSYA’DAN BEKLENEN BİR ADIMDI”
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Rusya’nın bu anlaşmayı Eylül ayından bu yana askıya almayı planladığını söyledi. Zelenski, konu hakkında yaptığı açıklamada, “Aslında karar yeni alınmadı. Rusya, eylül ayında gemilerimizin limandan çıkışını engelleyerek, gıda krizini kasten ağırlaştırmaya başladı. Eylül ayından bugüne, 176 gemi tahıl koridorunda birikmiş durumda” ifadelerini kullandı.
Ukrayna Devlet Başkanı, “Bazı tahıl taşıyıcıları üç haftadan uzun süredir bekliyor. Bu, Rusya tarafından kesinlikle kasıtlı bir ablukadır” şeklinde konuşurken, kararın Moskova hükümeti tarafından kasıtlı bir şekilde alındığını söyledi.
Birleşmiş Milletler tarafından yapılan açıklamada ise Türkiye ve Ukrayna’nın, 14 gemi için bir hareket planı üzerinde anlaştığı kaydedildi. İstanbul’daki Ortak Koordinasyon Merkezi’nden (KİK) yapılan açıklamada da; Rus, Ukrayna, Türkiye ve BM heyetlerini, Pazartesi günü 40 gemiye teftiş yapılması konusunda anlaştıkları bildirildi. KİK, Moskova heyetinin her iki plandan da haberdar olduğunu kaydetti.
AKAR: “ÜZERİMİZE DÜŞEN NE VARSA BUGÜNE KADAR YAPTIK”
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, oluşturulan tahıl koridoru kapsamında şu ana kadar 409 gemi ile yaklaşık 9,3 milyon ton tahılın Ukrayna limanlarından taşındığına dikkat çekti.
Akar, “Bunun devam etmesi lazım. Bu inisiyatifin askıya alınması ne Rusya’nın ne Ukrayna’nın ne de kimsenin yararına olacak. Bununla ilgili Ukrayna Savunma Bakanı ve Rusya Savunma Bakanı ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Onlarla görüşüp bu inisiyatifin devam etmesini sağlamaya gayret göstereceğiz” dedi.
Milli Savunma Bakanı, “Bu inisiyatifin askıya alınması tüm insanlığı etkiliyor. Taraflara kararlarını gözden geçirmelerini hatırlatıyoruz. Türkiye olarak hem ateşkes hem tahıl inisiyatifi konusunda üzerimize düşen ne varsa bugüne kadar yaptık, yapma gayreti içindeyiz. Bir an önce çatışmanın sona ermesi için de bize düşen ne varsa Türkiye olarak yapmaya hazır olduğumuzu herkesin bilmesi lazım” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’nın kararının, savaşın neden olduğu küresel gıda krizine karşı ihtiyaç duyulan tahıl ve gübrelerin ana ihracat rotasını riske attığını vurguladı. Morrell, “AB, Rusya’yı kararını geri almaya çağırıyor” ifadelerini kullandı.
Konu hakkında bir diğer açıklama ise ABD Dışişleri Bakanlığından geldi. Açıklamada, "ABD, Rusya’nın BM aracılığındaki Karadeniz Tahıl Girişimi operasyonlarına katılımını askıya almasından üzüntü duymaktadır. Tüm tarafları bu hayati, hayat kurtaran girişimin işleyişini sürdürmeye çağırıyoruz. Karadeniz Tahıl Girişimi şimdiden 9 milyon metrik tondan fazla gıdayı taşıdı, düşük ve orta gelirli ülkeler için kritik sene sahip fiyatları düşürdü. Başarılı oldu ve devam etmeli” ifadelerine yer verildi.
Rusya’nın anlaşmayı askıya alma kararının “çok çirkin “ olduğunu söyleyen ABD Başkanı Joe Biden ise bunun “açlığın artmasına neden olacağını” söyledi.
İlerleyen günlerde Türkiye ve Birleşmiş Milletler’in, Rusya’nın yeniden anlaşmaya geri dönmesi için çalışmalarını yoğunlaştırması bekleniyor. Rusya ise Kırım’daki saldırılar nedeniyle İngiltere ve ABD’yi suçlamayı sürdürüyor.