Türkiye'den Finlandiya'nın NATO başvurusuna yeşil ışık!

Finlandiya ve İsveç, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik agresif bir tutum takınmaya başlamasının ardından güvenlik endişeleri nedeniyle geçtiğimiz yılın mayıs ayında NATO’ya katılmak için başvuruda bulunmuştu. Yaklaşık bir yıllık bir sürecin ardından Finlandiya’ya yeşil ışık yakılırken, İsveç’e onay gelmedi.

Finlandiya Devlet Başkanı Sauli Niinistö, geçtiğimiz perşembe günü Türkiye’ye geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından “NATO kararı açıklanırken orada olması için” bizzat davet edildiğini söyleyen Niinistö, perşembe günü Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden etkilenen alanları ziyaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çarşamba günü Finlandiya’nın başvurusunun onaylanmasının yakın olduğunu söylemişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhabirlerin sorusuna, “İnşallah, süreç devam edecektir. Üzerimize düşeni yapacak, sözümüzü tutacağız” şeklinde cevap vermişti.

Cuma günü düzenlenen ortak basın toplantısında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Finlandiya’nın NATO’ya erişimini onaylayacak protokolü Meclisimizde başlatma kararı aldık” ifadelerini kullandı.

Helsinki’nin Üçlü Mutabakat’a bağlılığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya’nın NATO’ya başvurusunun 14 Mayıs’ta yapılacak genel ve başkanlık seçimlerinden önce nihayete kavuşturulmasını umduğunu aktardı.

Finlandiya Cumhurbaşkanı Niinistö, imzalanan belgenin TBMM’nin onaylama aşamasına geçtiğini doğruladığını belirtti ve ittifaka katılmanın “Bütün Finlandiya için son derece önemli” olduğunu söyledi.

BBC’ye göre, Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasının hemen ardından, uzun süredir tarafsızlık ilkesini izleyen Finlandiya’da, halkın NATO’ya katılma desteği nüfusun üçte birinden yüzde 80’ine çıktı.

Savaşın ardından Finlandiya, Rusya ile olan sınırına çit örmeye de başlamıştı. Moskova’nın Ukrayna’yı işgali, tarihsel olarak Rusya ile sürekli yüzleşmiş Helsinki’de uzun zamandır görülmemiş bir güvenlik endişesinin oluşmasına sebep oldu. Güvenlik endişesinin bu sefer bu denli yüksek olması, Rusya’nın saldırgan tutumunun bir fikir ve coğrafya olarak “Avrupa”ya yönelmiş gibi görülmesinden kaynaklanıyor olabilir.

Finlandiya’nın NATO’ya katılımına tek başına devam edebileceği sinyalleri hem Türk hem de Finlandiyalı yetkililer tarafından ocak ayından itibaren verilmeye başlanmıştı. Ancak Helsinki’nin ittifaka erişebilmesi için Macaristan’ın da onayını alması gerekiyor.

Macaristan’da Finlandiya’nın üyelik başvurusu 27 Mart’ta meclisin oylamasına sunuluyor. Viktor Orbán’ın partisi Fidesz, Finlandiya’nın başvurusunu oy birliğiyle destekleyeceğini açıkladı. Bununla birlikte, Finlandiya’nın katılımının önündeki bütün engeller kalkmış oluyor.

İSVEÇ DIŞARIDA KALDI

İttifaka ortak olarak başvuran iki İskandinav ülkesi de Finlandiya’nın tek başına katılımına sıcak bakmamıştı. Ancak Helsinki’nin NATO’ya başvurusunu onaylayan Türkiye, Stockholm’ün başvurusuyla ilgili hâlâ tereddütlere sahip.

İsveç’in başvurusunun önünde Türkiye ve Macaristan’dan gelecek onaylar kaldı. Macaristan Parlamentosu, Stockholm’ün başvurusunu “belirsiz bir tarihe” ertelerken, Ankara bu hâliyle İsveç’e yeşil ışık yakılmayacağını duyurdu.

İsveç’in başvuru süreci, Stockholm’de gerçekleşen bir dizi terör yanlısı ve ırkçı gösteriye izin verilmesi ile çıkmaza girmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan; İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un iyi biri olduğunu, ancak İsveç’in başvurusunun iadesi istenen teröristler iade edilmediği sürece onaylanamayacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Finlandiya ve İsveç’e NATO süreçleriyle ilgili farklı mesajlar iletebiliriz, ve İsveç mesajı aldığında şaşırabilir. Onlara iade edilmesi gereken 120 teröristin ismini vermiştik. Onları iade etmeyecekseniz kusura bakmayın” sözleriyle suçluların iadesinin önemini vurgulamış, ifadelerine NATO’ya katılım için iadelerin gerçekleşmesinin zorunlu olduğunu eklemişti.

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, geçtiğimiz salı günü Finlandiya’nın ittifaka tek başına katılma ihtimalinin arttığını söylemişti.

İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ise cuma günü Türkiye’nin İsveç’in başvurusunu onaylamamasından üzüntü duyduğunu belirtmiş, “Bu istemediğimiz ama hazırlıklı olduğumuz bir gelişmeydi. Önceliğimiz, Türkiye ve Macaristan’ın onayını almaktır. İsveç’in ittifaka katılması bir zaman meselesidir” demişti.

Ülkesinin Üçlü Muhtıra’da yazılan her maddeye uyduğunu aktaran Billström, “Bu Muhtıra’nın konusu dâhilinde suçluların iadesine ilişkin bir durum söz konusu olduğunda, Türkiye’nin perspektifinden olumlu ve olumsuz olarak değerlendirilen kararlar olacaktır” dedi.

İsveç Dışişleri Bakanı, İsveç’in dışarıda kalmasının kısa vadede büyük bir etkisi olmayacağını, ancak uzun vadede katılım için beraber başvurdukları Finlandiya’nın ittifaka daha fazla entegre olacağını söyledi.

İsveç, Rusya ile bir kara sınırına sahip değil. Her ne kadar güncel olarak İsveç İstihbaratı SÄPO tarafından belirlenen en büyük tehdit Rusya olsa da İsveç Askerî İstihbaratı MUST Lideri Lina Hallin’e göre, Moskova henüz İsveç’e saldıracak kapasiteye sahip değil. Bu yüzden yakın dönemde NATO’ya katılamamış olmak son derece önemli bir sorun olmasa da; Stockholm ittifaka katılmak için Rusya’nın kaçınılmaz bir tehdit olmasını doğal olarak beklemek istemiyor.