Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde ABD çıkmazı
Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz ve Ege’deki adalar üzerinde yıllardır devam eden gerginlik her geçen gün tırmanıyor. ABD’nin Yunanistan’daki askeri faaliyetleri ise tansiyonun daha fazla yükselmesine neden oluyor. Peki, Türkiye ile Yunanistan arasında neler oluyor? ABD’nin iki ülke ilişkilerine etkisi ne? Türkiye ile Yunanistan askeri olarak karşı karşıya gelebilir mi?
Türkiye ile Yunanistan arasında siyasi ve askeri ilişkilerde uzun yıllardır birçok sorun yaşanıyor. Yunanistan, Türkiye’ye yakın bir konumda bulunan Ege bölgesindeki adaları hukuka aykırı bir şekilde yıllardır silahlandırıyor. Üst düzey askeri ve siyasi yetkililerin bu adaları ziyaret etmesi, burada askeri tatbikatlar gerçekleştirilmesi ve birtakım fotoğrafların basına sızdırılması Türkiye’nin tepkisini çekiyor.
Atina ile Ankara, Doğu Akdeniz meselesinde de birçok anlaşmazlık yaşıyor. Türkiye’nin haklarını görmezlikten gelen Yunanistan, bölgedeki diğer ülkeleri yanına çekerek Ankara hükümetini yalnızlaştırmaya çalışıyor. Mısır, Güney Kıbrıs, İsrail, BAE, Suudi Arabistan ve İtalya gibi ülkelerle ortak hareket eden Yunanistan, Türkiye karşıtı bir cephe oluşturmak istiyor.
Türkiye ise son dönemde Mısır, İsrail, BAE ve Suudi Arabistan gibi ülkelerle attığı normalleşme adımlarıyla Doğu Akdeniz’deki dengeleri değiştirmiş durumda. Öte yandan Libya ile 2019 yılında imzaladığı deniz yetki alanlarının belirlenmesine ilişkin mutabakatı koruyan Ankara hükümeti, buradaki Ulusal Birlik Hükümeti ile iş birliğini her geçen gün güçlendiriyor.
Ankara hükümeti, Doğu Akdeniz’de haklarının görmezlikten gelinemeyeceğini her fırsatta dile getiriyor. Türkiye daha önce de bölgeye gönderdiği Barbaros Hayreddin Paşa, Oruç Reis, Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdulhamid Han isimli gemilerle sismik ve sondaj çalışmalarını yürütmüştü.
2021 yılının başlamasıyla birlikte ilişkilerinde sorun yaşadığı birçok ülkeyle normalleşme yoluna giden Türkiye; Yunanistan ile de diplomatik olarak bazı adımlar attı. Ankara hükümeti, yaşanan sorunların çözümü için diplomasi sürecine öncelik verilmesi gerektiğini ve dış ülkelerin bu bölgeye müdahale etmemesi gerektiğini söyledi.
Her ne kadar ilk başlarda Atina hükümetinden benzer söylemler gelse de; daha sonrasında bölgedeki gerginliği tırmandıracak adımlar atıldı. Atina hükümeti; İngiltere, Fransa, İtalya, Suudi Arabistan ve ABD ile birlikte bölgede askeri tatbikatlar gerçekleştirdi. Bu durum, Türkiye tarafından tepkiyle karşılandı.
Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in mayıs ayında ABD Kongresi’nde yaptığı konuşma ise iki taraf arasında iplerin tamamen gerilmesine neden oldu. Kongrede Türkiye karşıtı açıklamalarda bulunan Yunan Başbakanı, toplamda 37 kez alkış aldı. Miçotakis, buradaki konuşmasında, ABD’nin Türkiye’ye F-16 satışında bulunmaması gerektiğini ve Ankara hükümetinin bölgede gerginliği artıracak adımlar attığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “F-16’ları Türkiye’ye vermeyin telkininde bulundular. Artık benim için Miçotakis diye birisi yok” ifadeleriyle Yunan Başbakana çok sert tepki gösterdi.
ABD YUNANİSTAN’I SİLAHLANDIRMAYA DEVAM EDİYOR
ABD, son yıllarda Yunanistan’daki askeri faaliyetlerini yoğunlaştırmış durumda. Dedeağaç, Girit ve Selanik gibi şehirlere yoğun askeri sevkiyatta bulunan Washington, buralarda Yunan ordusu ile birlikte ortak askeri tatbikatlar gerçekleştiriyor. Son model askeri tankların, füzelerin ve roketatarların Yunanistan’ın önemli şehirlerine yerleştirilmesi dikkat çekiyor.
Türkiye, ABD’nin Yunanistan’a yönelik askeri desteğini sürekli dile getirerek, bu yardımların arkasındaki niyeti sorguluyor. Ancak Washington hükümetinden Türkiye’nin itirazlarına, eleştirilerine ve sorularına yanıt gelmiyor. ABD’nin söz konusu askeri desteği, Yunanistan’ın kendi içerisinde de bazı tartışmalara neden oluyor. Yunan muhalefeti, Miçotakis yönetimini, ülkeyi ABD’ye işgal ettirmekle suçluyor.
Bir taraftan ABD’nin bölgedeki askeri faaliyetleri yoğunlaşırken, bir taraftan ise Yunanistan’ın Türkiye’ye yakın konumda bulunan Ege’deki adaları hukuksuz bir şekilde silahlandırma faaliyetleri devam ediyor. Yunanistan’ın söz konusu adaları işgal ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir gece ansızın gelebiliriz” ifadeleriyle askeri bir operasyon sinyali veriyor.
Bugüne kadar Ankara hükümetinin diplomatik girişimlerine yanıt vermeyen ve Batı ile attığı askeri adımlarını sürdüren Atina hükümeti ise Türkiye’nin kendisini işgal edeceğini ve bunun için hazırlık yaptığını öne sürüyor. ABD ve Batı ülkelerinin Türkiye’ye silah satmamasını isteyen Yunanistan, söz konusu silahların ileride kendi topraklarına doğrultulacağını iddia ediyor.
Miçotakis yönetiminin son dönemde Türkiye karşısında sert bir dil kullanmasında, Yunanistan’da yaklaşan seçimlerin de etkili olduğu belirtiliyor. Geçtiğimiz yıllara oranla oylarında düşüş yaşayan Miçotakis, Türkiye karşısında tavrını sertleştirerek SYRIZA ile arasındaki puan farkını açmak istiyor.
Atina’nın, Ege’deki adaları silahlandırmaya devam etmesi ve bölgedeki askeri tatbikatlarını sürdürmesi, Türkiye’nin de tavrının her geçen gün sertleşmesini beraberinde getiriyor. Önümüzdeki dönemde ABD tarafından Yunanistan’a F-35’lerin verilmesi durumunda, iki taraf arasındaki gerginliğin daha da tırmanması bekleniyor.
Türkiye, dış ülkelerin bu bölgeye müdahale etmemesini ve yaşanan tüm sorunların Atina ile Ankara hükümetleri arasında çözülmesini istese de; Yunanistan’ın Doğu Akdeniz ve Ege’deki tavrı değişmiyor.
Yunanistan’ın Ege adalarındaki silahlandırma faaliyetlerini kendi güvenliği için bir tehdit olarak gören Türkiye’nin, ilerleyen günlerde bölgeye yönelik bir askeri operasyon gerçekleştirmesi gündeme gelebilir. Ancak her iki ülkenin de NATO üyesi olması ve başta ABD olmak üzere dış ülkelerden gelen “gerilimi azaltma” çağrısı, Türkiye’nin diplomasiye öncelik vermesine yol açıyor.