Türkiye-Rusya ilişkilerinde Ukrayna sorunu büyüyor
Türkiye ile Rusya arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler, özellikle son dönemde önemli bir ivme kazandı. Suriye, Kafkasya ve Libya gibi konularda ortak çalışmalar yürüten iki ülke, ticari olarak da iş birliğini güçlendiriyor. Ancak Türkiye tarafından Ukrayna’ya satılan SİHA’lar, Rusya’nın tepkisine yol açıyor. Peki, Türkiye-Rusya ilişkileri nasıl bir dönemden geçiyor? İki ülke arasında hangi meselelerde sorun yaşanıyor? İki ülkenin birbirinden beklentileri neler?
Türkiye ile Rusya ilişkileri 2016 yılından bu yana birçok alanda gelişiyor. İki ülke uzun yıllar boyunca Suriye’de karşı karşıya gelmiş ve bölgede farklı politikalar izlemişti. 2015 yılında bir Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi ise ikili ilişkileri kopma noktasına getirmişti. Türkiye, sınırlarının ihlal edildiğini savunurken, Rusya ise böyle bir ihlalin söz konusu olmadığını açıklamıştı.
İki taraf arasında uzun süre devam eden gerilim, Temmuz 2016’da Türkiye’de gerçekleşen darbe girişimine Rusya’nın karşı bir pozisyonda durmasıyla azaldı. Rusya’nın darbe girişimi karşısındaki tavrı ve gösterdiği tutum, ikili ilişkilerin yeniden ele alınmasını beraberinde getirdi.
Türkiye ile Rusya, 2016 yılından bu yana Suriye’de ortak bir çalışma yürütüyor. Her iki ülke; Suriye’deki savaşın sonlanması, siyasi ve askeri krizin bir çözüme kavuşması, bölgenin yeniden istikrarlı hale gelmesi ve ülkede barışın sağlanması için iş birliği yapıyor. Astana ve Soçi süreçleri; iki ülkenin, Suriye’ye barışın gelmesi için nasıl çalışmalar yürüttüğünü gözler önüne serdi. Bugüne kadar Astana ve Soçi’de gerçekleşen toplantıların ardından Suriye’de gerilimin azaldığı ve çatışmaların bir süreliğine de olsa durduğu görüldü.
İki ülke savunma sanayi alanında da önemli anlaşmalara imza attı. Bir NATO ülkesi olan Türkiye’nin; Rusya’dan S-400 hava savunma sistemlerini satın alması tüm dünyada ses getirdi. Türkiye, ABD ve NATO’nun tüm baskı ve tepkilerine rağmen S-400 konusunda geri adım atmadı. S-400’ün alınması üzerine başta ABD olmak üzere NATO müttefiklerinden Türkiye’ye yoğun eleştiri ve tepkiler geldi. Geçtiğimiz aylarda ise ABD tarafından Türkiye’ye yönelik CAATSA yaptırımları devreye girdi.
Ankara’nın Moskova ile yaptığı S-400 anlaşması, yeni dönemde Rusya ile ilişkilerin daha da gelişeceğinin göstergesiydi. Nitekim yaşanan gelişmeler, ABD’nin Türkiye karşısında attığı adımlara karşın, Türkiye-Rusya ilişkilerinin farklı bir boyuta geldiğini gözler önüne serdi.
29 Eylül’de Rusya’nın Soçi kentine giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, ikinci bir S-400 alımını gündeme taşıdı. Türkiye’nin ABD tarafından gelen tepki ve yaptırım tehditlerine rağmen ikinci bir S-400 alımını gündeme taşıması, Rusya ile ilişkilerin gelişmesine ne kadar önem verdiğini gösterdi. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile görüşmesinin ardından iki ülke arasındaki iş birliğinin her alanda gelişeceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülkenin birlikte uçak motoru yapabileceğini, gemi inşası ve uzay alanlarında da ortak hareket edilebileceğini söyledi.
TÜRKİYE, RUSYA İLE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMEK İSTİYOR
Türkiye, ABD tarafından kendisine verilen sözlerin yerine getirilmemesine büyük tepki gösteriyor. Üretiminde Türk şirketlerin de etkisi olmasına rağmen ABD, F-35’leri uzun zamandır Türkiye’ye teslim etmiyor. Ayrıca Türkiye her fırsatta F-35’lerin ücretinin ödendiğini ve ABD’nin teslim etmesi gerektiğini vurguluyor.
Türkiye’nin F-35’ler konusundaki eleştirileri, itirazları ve tepkileri ABD tarafından beklediği karşılığı bulmadı. Geçtiğimiz aylarda ABD hükümeti tarafından verilen karar kapsamında, Türkiye, ücretini ödemesine rağmen F-35 programından çıkartıldı.
Tüm bunlarla birlikte, ABD, Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin terör örgütü olarak nitelendirdiği PKK/PYD’ye mensup gruplarla ortak hareket ediyor. ABD yıllardır bu grupları eğitmeye, militanlara askeri ve lojistik destek sağlamaya ve örgütün sözde yöneticileriyle bir araya gelmeye devam ediyor.
ABD’nin bölgedeki terör örgütlerine desteği, söz verdiği halde F-35’leri teslim etmemesi ve birtakım yaptırımlar uygulaması; Türkiye’nin savunma sanayi alanında Rusya ile iş birliğini artırmasına yol açıyor. Bir NATO müttefiki olan Türkiye; ABD’nin kendisine yönelik yaptırımları ve tehditleri karşısında Rusya ve Çin gibi Asya ülkeleriyle ilişkilerini geliştiriyor.
TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİNDE EN BÜYÜK SORUNLARDAN BİRİ: İDLİB
Türkiye ile Rusya arasında uzun zamandır en önemli sorunlardan biri Suriye’nin İdlib şehrinde yaşanan gelişmeler. Türkiye, sınırlarına yakın bir noktada bulunması nedeniyle bölgeden gelecek göç hareketinden endişe duyuyor. Bu sebeple Rusya ya da Esad güçlerinin İdlib’e yönelik harekat başlatmasını ertelemeye çalışıyor.
Rusya, Suriye’nin birçok noktasında kontrolü ele geçiren Esad’ın, İdlib’de de yeniden hakimiyeti sağlamasını istiyor. Bölgede birçok radikal grubun bulunması, buradaki terör gruplarının genellikle Çeçenistan ve Dağıstan gibi bölgelerden gelmesi ve bir gün Rusya topraklarına geri dönme ihtimali Rusya’nın endişelerini artırıyor.
Suriye’nin Lazkiye ve Tartus gibi şehirlerinde askeri üsler inşa eden Rusya, İdlib’den gelen roketli ve füzeli saldırıların önüne geçmek istiyor. Ayrıca Rusya, İdlib’in tamamen Esad’ın kontrolüne geçmesini sağlayarak bölgede Rus askerine yönelik tüm tehdidi ortadan kaldırmayı amaçlıyor.
Türkiye ile Rusya arasındaki İdlib müzakereleri yıllardır devam ediyor. İki taraf da burada yaşanan sorunların çözümü için ortak çalışıyor. Her ne kadar kalıcı bir çözüm bulunamasa da; tarafların yaptığı anlaşmalar sayesinde bölgedeki askeri hareketliliğin azaldığı görülüyor.
RUSYA, TÜRKİYE’NİN UKRAYNA’YA SİHA SATMASINDAN RAHATSIZ
Türkiye-Rusya ilişkilerinde yaşanan Ukrayna sorunu, özellikle son zamanlarda büyüyor. Savunma sanayi alanında ürettiği İHA ve SİHA’larla tüm dünya tarafından yakından takip edilen Türkiye, bu alanda yaptığı ihracat ile dikkat çekiyor.
Polonya gibi NATO ülkelerine İHA ve SİHA ihraç eden Türkiye, Ukrayna ile de bu alanda iş birliğini güçlendiriyor. Türkiye’nin Ukrayna’ya ihraç ettiği İHA ve SİHA’lar ise Rusya’nın tepkisini çekiyor. Son aylarda Donbass’ta yaşanan gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda; Rusya, Türkiye’den alınan İHA ve SİHA’larla Ukrayna’nın güçlenmesini istemiyor. Ayrıca Rusya, Ukrayna tarafından alınan İHA ve SİHA’ların kendisine yönelik kullanılmasından endişe ediyor.
Ukrayna’nın NATO’ya dahil olmasının önüne geçmek için çalışan, bölgedeki Rus yanlılarını sürekli kışkırtan ve Karadeniz’deki hakimiyetini ABD’ye bırakmak istemeyen Rusya; askeri olarak Ukrayna’nın tüm faaliyetlerini engellemeye çalışıyor. Rusya’nın, Ukrayna’ya yardım amaçlı Karadeniz'e gelen ABD ve NATO savaş gemilerinden de rahatsız olduğu biliniyor.
G20 Liderler Zirvesi kapsamında bir araya gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov arasında da ele alınan konulardan biri Ukrayna’ya ihraç edilen İHA ve SİHA’lar oldu.
Rusya, bu konuda endişe duyduklarını ve Türkiye’den alınan İHA ve SİHA’ların kendilerine karşı kullanılmasını istemediklerini söyledi. Ancak Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise İHA ve SİHA’ların Ukrayna’ya satıldığını ve Ukrayna’nın faaliyetlerinden Türkiye’nin sorumlu tutulamayacağını ifade etti.
Türkiye ile Rusya arasında yaşanan Ukrayna sorunu, önümüzdeki dönemde siyasi bir krize dönüşme potansiyeli taşıyor. Donbass’ta gerilimin artması ve Ukrayna’nın İHA ve SİHA’ları Rusya’ya karşı kullanması halinde, Türkiye-Rusya ilişkileri zarar görebilir.