Türkiye, Libya seçimlerinde Dibeybe’nin yanında

Libya’da 24 Aralık’ta yapılması planlanan başkanlık ve parlamento seçimlerine kısa bir süre kala Türkiye’nin pozisyonunun değişip değişmeyeceği merakla bekleniyor. Peki, Türkiye Libya’daki seçimlerde kimi destekliyor? Türkiye’nin Körfez ile normalleşen ilişkileri, Libya’daki pozisyonunun değişmesine sebep olur mu?

Libya’nın doğusunda büyük bir alanı kontrol eden General Hafter’in ilerleyişi, Türkiye’nin Ulusal Birlik Hükümeti’ne verdiği destekle durmuştu. Rusya, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Fransa gibi ülkelerden destek alan General Hafter, Türkiye’nin UBH’ye verdiği askeri ve siyasi destek sonrası büyük bir alan kaybetmişti. Türkiye’nin Libya’da aktif bir rol üstlenmesi üzerine iki taraf arasında ateşkes imzalanmış ve geçiş sürecine geçilmişti.

Libya’da geçici süreliğine Ulusal Birlik Hükümeti ve Başkanlık Konseyi kuruldu. Ancak buna rağmen iki taraf arasındaki sorunlar ve ikilikler devam etti. Türkiye, bu süreçte Trablus hükümetine yönelik siyasi desteğini artırırken, Libya’daki askeri faaliyetlerine de ağırlık verdi. Türkiye ile Trablus hükümeti arasında siyasi, ekonomik ve askeri alanlarda derin iş birliği bulunuyor.

Libya’da seçime kısa bir müddet kala ülkedeki karışıklıklar devam ediyor. Trablus merkezli Devlet Yüksek Konseyi, 24 Aralık’taki başkanlık ve parlamento seçimlerinin Şubat ayında gerçekleştirilmesi için bir insiyatif başlattıklarını açıklamıştı.

Trablus’ta bir basın toplantısı düzenleyen Konsey’in ikinci başkan yardımcısı Omar Bushah, “Şu anki haliyle seçimler, seçim komisyonunun karşılaştığı sorunlar ve tartışmalı isimlerin başkan aday olması sebebiyle zaten ertelenmeye doğru gidiyor” ifadelerini kullandı.

24 Aralık’taki seçimlerde devrik lider Muammer Kaddafi’nin oğlu Seyfülislam Kaddafi ve General Hafter gibi isimler de adaylar arasında bulunuyor.

Tobruk’taki parlamento, seçim sürecinde karşılaşılan sorunlar ve zorlukları çalışmak üzere bir komisyon kurduğunu duyurmuştu. Tobruk meclisindeki vekillerin seçim sürecindeki rüşvet, insan kayırma, baskı ve zorbalıklarla ilgili raporları dikkat çekiyor. Özellikle son dönemde başkanlık seçimlerine adaylık kriterleri ve seçim tarihiyle ilgili tartışmalar alevlenmiş durumda.

TÜRKİYE, LİBYA’DA TRABLUS HÜKÜMETİNİN YANINDA

Türkiye, Birleşmiş Milletler tarafından meşru olarak tanınan Trablus hükümetine sürecin en başından beri büyük destek veriyor. İki taraf arasında Kasım 2019’da askeri ve güvenlik iş birliği anlaşması imzalanmıştı. 2020 yılının başlamasıyla birlikte Ankara’nın Trablus hükümetine yönelik askeri desteği de artmaya başlamıştı. Türkiye’nin Trablus’a verdiği destek, ülkenin birçok noktasında ilerleyişini sürdüren General Hafter’ın Haziran 2020’de kuşatmasını sonlandırmasıyla sonuçlandı. Bu tarihten itibaren General Hafter güçleri, özellikle Sirte ve Cufra gibi kentlerden geri çekilmeye başladı.

Ankara ile Trablus arasında Doğu Akdeniz konusunda imzalanan ve deniz yetki alanlarının sınırlarını belirleyen mutabakat; bölgedeki dengelerin değişmesine ve Türkiye karşıtı cephenin endişelenmesine yol açtı. İmzalanan bu mutabakat; Doğu Akdeniz konusunda birlikte hareket eden Yunanistan, GKRY, İsrail, Mısır, İtalya ve BAE gibi ülkelere karşı, Türkiye ile Libya’nın iş birliğini ortaya koydu.

Bu mutabakat sonrasında Ankara, uzun zamandır ilişkilerinde sorunlar yaşadığı BAE, Suudi Arabistan ve Mısır gibi ülkelerle Libya’da karşı karşıya gelmeye başladı. Türkiye, Vatiyye Hava Üssü’nde askeri varlığını da artırmış bulunuyor.

Birleşmiş Milletler ve Avrupa, Libya’daki yabancı güçlerin çekilmesi için çağrılarda bulunuyor. Ancak Türkiye, ülkedeki Rusya ve BAE destekli güçler çekilmediği sürece ülkeden çekilmeyi reddediyor. Ankara, BM tarafından meşru olarak kabul edilen Trablus hükümetiyle imzalanan anlaşmayı dile getirerek, ülkedeki varlığının meşru olduğunu belirtiyor.

ANKARA’NIN DİBEYBE İLE YAKIN İLİŞKİLERİ 

24 Aralık’ta gerçekleşmesi planlanan seçimler öncesinde, Ankara’nın hangi adayı destekleyeceği uzun süre merak konusu olmuştu. Türkiye, Libya’daki iç savaş sürecinin en başından bu yana General Hafter’idarbeci” olarak nitelendiriyor ve ülkedeki varlığını meşru görmüyor. Bu nedenle Ankara’nın Tobruk’tan çıkacak bir adayı desteklemesi mümkün değil.

Libya’da Trablus hükümetiyle yakın ilişkilerde bulunan Türkiye, UBH’den çıkan tüm başkan adaylarına sıcak bakıyor. Libya’daki seçimlerde Ankara’nın ilk önceliği, başkanın Trablus hükümeti içerisinden biri olması.

Bunun yanında Ankara’nın mevcut Başbakan Abdulhamid Dibeybe ile de yakın ilişkileri var. Şubat ayında geçici hükümetin başbakanı olarak göreve gelen Dibeybe, iki defa Türkiye’ye gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmüştü. Dibeybe, 2019 yılında imzalanan Doğu Akdeniz konusundaki mutabakata sahip çıkmış ve Türkiye ile ilişkilerini geliştirmek istediklerini söylemişti.

Dibeybe’nin göreve gelişinin ardından Avrupa ve Körfez’in de Libya politikası yeniden şekillenmeye başlamıştı. Uzun yıllar Libya’da General Hafter’e destek veren Yunanistan, Fransa, İtalya, BAE ve Suudi Arabistan gibi ülkeler; Dibeybe’nin gelişinin ardından Trablus hükümetiyle diplomatik temaslarını sıklaştırmıştı.

Abdulhamid Dibeybe, Trablus’un Körfez ve Avrupa ile ilişkilerini normalleştirmesinde önemli rol oynadı. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis Trablus’a giderek Dibeybe ile bir araya geldi. Bu süreç içerisinde Dibeybe, Fransa’nın başkenti Paris’e giderek Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile de bir görüşme gerçekleştirdi. Ayrıca Dibeybe ile İtalya Başkanı Draghi arasındaki yüz yüze görüşme de; Libya ile Avrupa arasında yeni bir sayfa açıldığını gözler önüne serdi.

Dibeybe’nin 24 Aralık’taki seçimlerde başkan olarak seçilmesi, Libya’da 10 yılı aşkın bir süredir devam eden iç savaşın sonlanmasını beraberinde getirebilir. Dibeybe ile iyi ilişkilere sahip Türkiye, Avrupa ve Körfez ülkeleri; seçimlerin ardından Trablus hükümetiyle iş birliğini daha da artırabilir.

TÜRKİYE-KÖRFEZ NORMALLEŞMESİ LİBYA’DAKİ SÜRECE NASIL YANSIYACAK?

Türkiye ile Körfez, uzun yıllardır Libya’da karşı karşıya geliyordu. Türkiye, BM tarafından meşru kabul edilen Trablus hükümetine destek verirken, Körfez ise Tobruk hükümetinin yanında yer alıyordu. Ancak bugün gelinen noktada; Türkiye ile Körfez arasında ilişkiler normalleşmeye başladı. Hem Türkiye’nin hem de Körfez’in Trablus hükümetinin Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ile yakın ilişkileri bulunuyor.

Önümüzdeki dönemde, Türkiye ile Körfez arasındaki normalleşmenin, Libya’daki sürece olumlu yansıyacağını söylemek mümkün. İki taraf arasındaki normalleşme, Libya’daki anlaşmazlıkların ve çatışmaların son bulmasını beraberinde getirebilir. Ancak Türkiye'nin, Körfez ile normalleşen ilişkilerine rağmen General Hafter'ın adaylığına sıcak bakması mümkün değil.