Ukrayna’nın NATO üyeliği Rusya’nın kırmızı çizgisi!

Uzun yıllardır tartışılmakta olan Ukrayna’nın NATO üyeliği yeniden gündeme geldi. Ukrayna cephesinden sürekli üyelik hakkında açıklama gelirken, Rusya ise “Kırmızı çizgimiz” dedi. Peki, Ukrayna NATO’ya üye olacak mı? Ukrayna’nın üyeliğinin gerçekleşmesi halinde Rusya’nın tepkisi ne olur?

Ukrayna ile Rusya arasındaki siyasi ve askeri gerilim uzun yıllardır devam ediyor. İki ülke birçok konuda anlaşmazlık yaşarken, ABD ve NATO da sürecin içerisinde bulunuyor. İki ülke arasındaki gerilim 2014 yılında Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi ile farklı bir boyut kazandı.

Rusya’nın Ukrayna’ya bağlı Kırım ve Sivastopol’ü ilhak etmesi sonrasında Avrupa ve ABD bu duruma şiddetli tepki gösterdi. Rusya’ya yaptırımlar uygulamaya başlayan Avrupa, siyasi ve ekonomik olarak Ukrayna’nın yanında yer aldı. Avrupa, kendi güvenliği ve emniyeti açısından en büyük tehdit olarak gördüğü Rusya’nın bölgedeki tüm faaliyetlerinden rahatsız.

Rusya ise Kırım’daki ve Sivastopol’deki halkın çoğunluğunun Rus yanlısı olduğunu ve o toprakların kendilerine ait olduğunu savunuyor. Doğu Avrupa’da etkisini artırmak isteyen Rusya, Ukrayna’nın Batı ile yakın ilişkilerinden rahatsız oluyor. Romanya ve Bulgaristan gibi Karadeniz’e kıyıdaş olan ülkelerin NATO’ya üye olması ile birlikte bölgede daha etkin faaliyetler içerisine giren Rusya, Ukrayna’nın ittifak içerisine girmemesi için elinden geleni yapıyor.

Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya üye olması halinde bu durumun kendi güvenliği için oldukça tehlikeli olduğunu savunuyor. Geçtiğimiz günlerde konu hakkında açıklamalarda bulunan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın NATO’ya üye olması halinde füzelerin 15 dakika içerisinde Moskova’yı bulabileceğini dile getirmişti. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise NATO üyeliği konusunun Rusya için “kırmızı çizgi” olduğunu dile getirmişti.

Orta Doğu’da Suriye üzerinden Doğu Akdeniz sahillerine açılan, Azerbaycan-Ermenistan arasında imzalanan barış antlaşması sonrası Kafkaslar’a yıllar sonra asker yollayan, Libya gibi Kuzey Afrika ülkelerinde paralı askerleri ile etkili olmaya çalışan, Orta Asya’da Çin ve İran gibi ülkelerle ekonomik ilişkilerini güçlendiren Rusya, Doğu Avrupa’da ise Rus yanlılarının fazla sayıda bulunduğu Ukrayna’nın bazı bölgelerinde etkili olmaya çalışıyor.

Geçtiğimiz aylarda Ukrayna’nın doğusunda yer alan Donbass bölgesinde Rusya ile Ukrayna güçleri arasında haftalar boyunca süren askeri gerilim yaşandı. İki ülke savaşın eşiğinden dönerken, yaşanan çatışmalar Ukrayna’nın NATO üyeliğini yeniden gündeme getirdi.

NATO’nun kuruluş maddeleri arasında, ittifaktan herhangi bir müttefike saldırı tüm müttefiklere yapılmış sayılır şeklinde bir madde bulunuyor. Ukrayna, NATO içerisine dahil olarak bu madde kapsamında kendini Rusya’nın askeri saldırılarından korumak istiyor. Donbass’ta gerilimin üst seviyede olduğu bir dönemde, Ukraynalı yetkililerden sürekli NATO üyeliği hakkında açıklamalar geldi. NATO’nun Almanya Büyükelçisi ise NATO’ya üye olmamaları halinde kendilerini korumak için yeniden nükleer silah faaliyetlerine başlayabileceklerini dile getirdi. Ancak her ne kadar NATO ve ABD’den Ukrayna’ya siyasi ve askeri yardım gelse de; üyelik hakkında herhangi bir açıklama yapılmadı.

Donbass olaylarının ardından Ukrayna’nın NATO üyeliği hiç gündemden düşmedi. Ukraynalı tüm yetkililer NATO’ya üye olmak istedikleri yönünde demeçlerde bulundu. Ancak bu durum karşısında NATO ve ABD’den somut bir adım atılmadı. ABD ve NATO, uzun yıllardır Ukrayna’nın NATO üyeliğini bekletiyor. Ukrayna ise NATO üyeliği için şartları zorlamaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulunan Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, NATO tarafından Ukrayna’nın NATO üyeliğinin kabul edildiğini duyurmuştu.

STOLTENBERG: “UKRAYNA DAHA FAZLASINI YAPMALI

Geçtiğimiz günlerde konu hakkında açıklamalarda bulunan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Ukrayna’nın NATO üyeliği için daha fazla şeyler yapması gerektiğinin altını çizdi.

Stoltenberg, “Reformlar kapsamında büyük ölçüde yolsuzlukla mücadeleye yönelik yükümlülüklere uyulmasıyla ilgili çeşitli programlarımız var. Ukrayna halihazırda bu reformlara başladı ancak daha fazlasına ihtiyacımız var. Bunların tam olarak uygulanmasını sağlamak için daha fazlasını yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

Stoltenberg, NATO üyeliği eylem planının sunulması için ittifaka üye 30 ülkenin tamamının onayının gerekli olduğunu vurguladı. Ayrıca Stoltenberg, NATO Zirvesi’nin ana gündem maddesinin Ukrayna’ya eylem planı sunulması olmadığının altını çizdi.

Konu hakkında açıklamalarda bulunan ABD Başkanı Joe Biden ise Ukrayna’nın NATO üyeliğinin henüz söz konusu olmadığını söyledi. NATO Zirvesi sonrası konuşan Biden, “NATO’ya girmeden önce yolsuzluğu temizlemeleri ve başka kriterleri karşılamaları gerekiyor” dedi.

RUSYA: “KIRMIZI ÇİZGİMİZ”

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, geçtiğimiz günlerde bir radyo kanalında konu hakkında açıklamalarda bulundu. Ukrayna’nın NATO üyeliği ile ilgili süreci çok yakından takip ettiklerini söyleyen Peskov, “Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunu çok yakından takip ediyoruz, bu bizim için gerçekten kırmızı çizgi. Ukrayna’ya NATO üyelik planı verilmesi konusu tabii ki endişelerimizi artırıyor” şeklinde konuştu.

YAKIN BİR DÖNEMDE BEKLENMİYOR

Yetkililerden gelen açıklamalara baktığımızda; kısa vadede Ukrayna’nın NATO üyeliğinin gerçekleşmesinin zor olduğunu söyleyebiliriz. ABD’nin ve NATO’nun Ukrayna’dan birtakım beklentiler içerisine girmesi, Rusya’dan gelen açıklamalar bu durumu gözler önüne seriyor.

Ukrayna’nın NATO üyeliğinin gerçekleşmesi halinde bölgede daha sert ve daha gergin bir sürecin yaşanacağını ve askeri çatışma riskinin daha da artacağını dile getirebiliriz. Bu riski göz önünde bulunduran NATO; askeri, siyasi ve ekonomik olarak Ukrayna’nın yanında yer alsa da ittifakın içerisine dahil etmeyi düşünmüyor.

Doğu Avrupa’da Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerin NATO’ya girmesin engel olamayan Rusya ise Ukrayna ve Gürcistan gibi ülkelerin ittifaka dahil olmasından çok büyük endişe duyuyor. Bölgede Belarus dışında müttefiki kalmayan Rusya, Ukrayna’nın NATO üyeliğini şiddetle karşı çıkıyor. Yakın bir dönemde Ukrayna ile Rusya arasında askeri bir gerilimin yaşanması, yüksek ihtimal olarak gösteriliyor.